Denizli’nin Tavas ilçesinde yıllardır Ramazan davulculuğu yapan Aycan İnanç, isme özel maniler okuyarak hem ‘Davulcu okşaması’ kültürünü hem de yüz yıllık aile mesleğini yaşatıyor.
Denizli’nin Tavas ilçesine bağlı Kızılcabölük Mahallesi sakinlerini sahura uyandıran Aycan İnanç, büyük dedelerinden miras kalan Ramazan davulculuğu mesleğini babası ile birlikte yaşatmaya çalışıyor. Dedesinden öğrendiği ve bölgenin asırlık geleneği olan "Davulcu okşaması" kültürünün son temsilcilerinden olan İnanç, eskilerden bugüne süre gelen manileri de bozmadan gelecek kuşaklara aktarıyor.
Her kapıda farklı bir mani
Babası Mehmet Ali İnanç davulun tokmağına vururken, Aycan İnanç ise bir yandan klarnetini üfleyip diğer yandan ise manisini okuyor. ‘Davulcu okşaması’ kültürü gereği sahura kaldırmak için kapısına geldiği kişilerin adının geçtiği manisini söyleyen İnanç, isme özel okuduğu manilerle vatandaşların da sevgisini kazanıyor.
Asırlık mesleği sürdürmenin gururunu yaşattığını anlatan Aycan İnanç, “Bu gelenek 100 yıldan fazla var diye biliyorum. Benim babamın dedesinden beri biliyoruz. Çalındığına hani biz de devam ettiriyoruz. Manilerde o zamandan kalmadır. Benden önceki çalan ustalardan ben yazdım manileri onlar da bizim dedelerimizden yazmışlar. Kızılcabölük bu adeti yıllardan beri benimsemiştir. Hatta unuttuğumuz kişi oldu mu yapıyorlar. ‘Niye bizim oraya gelmediniz. Gece unuttunuz’ gibi sitem ediyorlar. Bu adete Kızılcabölük halkı alışmış ve yılardan beri böyledir” dedi.
Ailesinden de davul çalanların olduğunu belirten emekli öğretmen olan Fatma Bingülbahçe de, “Ben bildim bileli bu gelenek var. Babam da aynı şeyi yapardı. Biz de kalkardık. Sahur vakti çok güzel olurdu. Babam bahşiş verirdi. Davullar çalınır ve maniler söylenirdi. Benimde aklımda kalanlar güzel anlar oluyor“ diye konuştu.
“Ne kadar çok okşama yaparlarsa bahşiş ona göre farklı oluyor”
Yüzyıllardan beri devam eden Ramazan geleneklerinde davulcuların çok farklı bir yerinin olduğuna işaret eden Osman Erkli ise, Davulcu okşaması geleneği hakkında şu bilgileri paylaştı:
"Yaklaşık 150-200 yıldan beri bu kuşaktan kuşağa devam ediyor. Bu geleneği yaşatan rahmetle andığımız davulcularımız var ve en son yaşatan arkadaşlarımızda Mehmet Ali ve Aycan İnanç oldu. Maniler de Davulcu okşaması diye tabir ettiğimiz bu gelenek, insanların gururlarını okşayıcı sözlerle onları sahura kaldırıyor. Ne kadar çok okşama yaparlarsa bahşiş ona göre farklı oluyor. Bazen bazı davulcu aramızda günün olaylarında mani olarak da süsleyebiliyorlar. Günlük olayları maniler ile süsleye biliyorlar. Bizim çocukluğumuzda bunlar devam ederdi. Biz özellikle Ramazanda sahura kalkacağız diye canla başla uyumazdık. Hatta öyle olurdu ki o evde yaşayan hanenin 10-12 yaşlarında çocuklar olursa onun ismi ile okşama yaparlardı ve parayı ondan alırlardı”.