Ali TIRAŞ (alitirash@yahoo.com) Bu topraklar üzerinde yaşayan insanların sorunlarını irdeleyen politikaların üretilemediği bir seçim sürecinden geçiyoruz. Oysa, sık sık ?Öğrenen, Bilen Toplum? çağına girdiğimiz söyleniyor. Öğrendiğimiz tek şey, ?Ortadoğu Eş Başkanı? ile ?Ortadoğu Sorunları? ndan ibaretmiş gibi., Herkes, Türkiye?nin geleceğini değil Ortadoğu?nun geleceğini konuşuyor. Birkaç partinin projelerini saymazsak, kendi, ülkesi, insanı için proje üreten parti yok gibi. Toplum, eskimiş politik yalanlarla günü gün ediyor. Herkes partisine Hükümet Partisi?nin gözüyle bakıyor, çünkü medyaya hep hükümette olanlar hakim? Seçime 6 gün kaldı. Kutsal kitaplara göre dünya 6 günde yaratıldığına göre, 6 güne umut bağlayanlar, Demirelce düşünüp son bir günden medet umanlar da var. Efendim, seçim arifesinde bir parti lideri memleketinde ve Hatay?da son mitingi yapacakmış da yer yerinden oynayacakmış ve bir anda birinci parti olacakmış. Çok kötü huylu bir ülke olduk. Hükümet Partisi liderinin huysuzluğu mu desek, bizlerin kötü huyluluğu mu desek, bilmiyorum, benim bildiğim tek şey bu ülkenin bir an önce iyi huylu insanlarını seçmesi gerekiyor. Ama nasıl? İyi huylu inanlara seçilme fırsatı yok ki. Aslında herkesin iyi ve eşit doğduğu gerçeğinden yola çıkarsak, politikacılara göre kötü huyluluk, ?düzenin kabahati? oluyor. Kuşkucu politikacılar da hep bu konuda politika üretiyorlar. Sonra düzeltmek için, ?Her olumsuzluk bu düzenin kabahatidir? deyip çıkıyorlar işin içinden. Demokratik, sosyal devletin özgürlüğünden, bu ülkenin zenginliğinden çok az lider söz ediyor. Çoğu kez de, barajlara takılıp seçilemeyecek liderler konuşuyor ülke gerçeklerini. 12 Eylül rejiminin mirası olan yüzde 10?luk baraj, meclisteki temsilde adalet ilkesini yok ediyor. Yüzde 10?luk bir barajı seçim öncesi kaldırmak için hiçbir mücadele vermeyen liderlerin, şuanda, seçim meydanlarında demokrasiden söz etmeye hiç hakları yok. Demek ki, bu ülkede demokrasi, iktidara gelmek için sadece bir araç, bir amaç, bir ideal değil hala. Salt bu yüzden 10?luk baraj yüzünden, gücü elinde tutan iktidarlar, insan hakları da dahil, her şeyi bir bir yok ediyorlar. Sınavlarda ki ?şifreleme? olayı bunun en güzel örneklerinden biri. Sağlık konusundaki yalanlar da öyle. Hızlı tren mavalı da? 9 yılda kaybedilenlerin, kaybedenlerin hesabı da meydanda. Bu durumda kim iktidara gelirse gelsin. Yine değişen bir şey olmayacak. Yani politikadaki bu kötü huyluluk sürecek. Temel değerler değişmedikce, Seçim yasaları değiştirilerek, milletvekillerini liderler değil de halkın seçmesi sağlanmadıkca, Toplumun birçok kesiminin temsilcisi, Mecliste yerini almadıkca, bu böyle sürüp gidecek. Bu seçimde de kötü huylu politikacılar seçeceksiniz yine. İyiliğinizin, dürüstlüğünüzün istismar edildiğine bir kez daha tanık olacaksınız. Sahi siz iyi huylu insanlar, daha ne kadar katlanacaksınız bu kötü huylu politikacılara. Şairin dediği gibi, -Demeğe de dilim varmıyor ama- Kabahatin çoğu senin, canım kardeşim! Kötü huylu politikacılara yine mecbursun.