KÜSİDAP Başkanı Kocaçoban: “Herkesin inancını ve dinini her yerde serbestçe yaşamasını istiyoruz”
Kütahya Sivil Toplum Kuruluşları Dayanışma Platformu (KÜSİDAP) Başkanı Nazif Kocaçoban, herkesin inancını ve dinini her yerde serbestçe yaşamasını istediklerini belirtti.
Son zamanlarda halkın inancına ve dinin kutsal saydığı değerlere saldırılarla karşı karşıya kaldıklarını söyleyen KÜSİDAP Başkanı Nazif Kocaçoban, "Geçmiş yıllarda inancı gereği, sarık taktığı için belirli bir görüşün sahipleri tarafından idama mahkum edilerek inancının bedelini darağacında canı ile ödeyen şehitlerimizi tarihimiz yazmaktadır. Aynı yasakçı zihniyetin bu günkü temsilcileri mesabesindeki kişiler, inancı gereği takke giydiği için aşağılanma ve hakarete maruz kalmıştır. İşin ilginç ve garip olan bir başka tarafı ise tören esnasında takke giyene yapılan sözlü sataşmaya orada bulunanların sessiz kalmasıdır. Bu yasakçı zihniyetin ideolojik köklerinde İslam ile doğrudan veya dolaylı bir şekilde ilişkili olan her şeye karşı bitmek bilmez bir düşmanlık yatıyor. Kimi zaman başörtüsü kimi zaman da takke ile ortaya çıkan düşmanlığın sebepleri Türkiye’nin de dahil olan olduğu Batı dışı dünyanın Batılılaşma hikayesi ile yakından ilgili. Takkeli bir insanın ’çirkin’ olduğunu düşünmek için, güzelliği Batılı yaşam ve giyim formlarıyla özdeşleştirmiş olmak gerekiyor. İşin özünde güzelliği, tahakkümcü yapısıyla insanlığı kendisine köle yapmaya çalışan bir dünya görüşü ile ilişkilendirmek komik ve anlamsız bir tavır alıştan ibaret" dedi.
“Özür bekliyoruz”
“Kutsal değerlerimize hakaret eden, hor gören, hatta küfreden insanlardan millet olarak özür bekliyoruz” diyen Başkan Nazif Kocaçoban, "Hiç kimsenin jakoben bir yaklaşımla karşı tarafa hükmetmesini kabul etmiyoruz. 28 Şubat post modern darbe sürecinde her türlü baskıyı yapıp inançları gereği başörtüsü takan insanlara adeta ülkede cehennemi yaşatan zihniyetin tekrar hortlamasına asla göz yummayacağız. Aynı zamanda, vatanımızın bütünlüğü, milletimizin birlik ve beraberliği için hayatını feda eden şehitlerimizin, aziz hatıralarına, bizlere emanet olan yakınlarına saygısızlık edenleri yüce milletimiz asla unutmadı, bundan sonra da unutmayacaktır. Aziz şehitlerimizin kanlarıyla kurulan meclisimizde teröre destek verenlerle, işbirliği içerisinde olan şehidimizin emaneti olan yakınlarına ağza alınmayacak şekilde küfür etme hadsizliği, alçaklığı ve terbiyesizliğine cüret etme cesaretini gösteren hiçbir parti, vekil istemiyoruz. Şehitlik, en yüce değerlerimizin başında yer almaktadır. Şehitlere saygısızlık ve hakaret kimsenin hakkı da değildir, haddi de değildir. Bu vatan için canını hiçe sayan insanların mükafatını da elbette Allah’ü Teala verecektir. Fakat bizler de aziz şehitlerimize ve yakınlarına saygıyı bir borç bilmeliyiz. Kutsal değerlerimize hakaret eden, hor gören, hatta küfreden insanlardan millet olarak özür bekliyoruz” diye konuştu.