Tarih: 12.12.2020 14:14
Lavrov: "Washington’un İran’a karşı kelimenin tam anlamıyla yıkıcı bir tavrı var"
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, ABD’nin İran’a uyguladığı yaptırımlara ilişkin, "Washington’un kelimenin tam anlamıyla yıkıcı bir tavrı var" dedi.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Dağlık Karabağ’da uygulanan ateşkes anlaşması ve İran’a uygulanan ambargolar ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Lavrov, İran Devlet Televizyonu’na verdiği röportajda iki ülke arasındaki ilişkilerden uluslararası ve bölgesel konulara kadar birçok önemli konuda düşüncelerini aktardı. İran ile Rusya arasında siyasi, savunma, güvenlik ve ekonomi alanında birçok işbirliği hakkında açıklamalarda bulunan Lavrov, “Ticaret hacmi geçtiğimiz yıl yüzde 20 düzeyinde arttı. Bu yılın ilk yarısında Covid-19 salgınına rağmen yüzde 8 düzeyinde arttı. 2019’da İran ile Avrasya Ekonomik Birliği (AEB) kapsamında bazı yükümlülükler devreye girdi. Bu tüm AEB ülkelerinin pazarının ülkemize açık olması anlamını taşır” dedi. Lavrov ayrıca ABD’nin tüm ekonomik yaptırımlarına rağmen İran’a destek olarak yaptırımlara karşı geldiklerini de sözlerine ekledi.
Lavrov, Ortak Kapsamlı Eylem Planı (JCPOA) ve Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu ile İran arasında yapılan anlaşmalardan ABD’nin çekildiğini söyleyerek, “Aynı zamanda İran’a karşı çok acımasız ve sert bir şekilde uygulanan ABD yaptırımları var. Washington’un kelimenin tam anlamıyla yıkıcı bir tavrı var. Bazıları JCPOA anlaşmalarının yok edilmesini istiyor. JCPOA anlaşması Tahran’ın eline bırakıldı ve ABD’de bunu isteyen insanlar vardı. Artık itidal ve bu anlaşmaya geri dönüşün koşullarını aramak önemlidir. Anladığım kadarıyla İran yeni bir diyalog başlatma konusunu değerlendirmeye hazır. JCPOA anlaşmasının uygulanması için şartlar uygun değil fakat ABD’nin tüm kışkırtmalarına rağmen İran, JCPOA kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getiriyor” dedi.
"Astana formatı Dağlık Karabağ’da uygulanamazdı"
Dağlık Karabağ’da Astana formatında çözüm önerisinin kabul edilmemesine ilişkin Lavrov, “Bu sorunun ardında bazı gerçekler yatıyor. Biz Astana formatının çatışmanın çözümüne iyi bir örnek olduğunu söyledik. Ancak Türkiye, İran ve Rusya arasındaki bu formatın her bölgede uygulanması anlamına gelmiyor. Dağlık Karabağ’da akan kanın durdurulma arzusuyla hareket ettik. Çatışmanın tarafları olan Ermenistan ve Azerbaycan bunu sadece Rusya Federasyonu ile yapmayı düşündüklerini söylediler. Şimdi artık anlaşmanın kimin çıkarına ve amacına olmadığını düşünmemeliyiz” ifadelerini kullandı.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —