Manileri ve davuluyla sokakları şenlendiriyor
Kastamonu’nun İnebolu ilçesinde sokağa çıkma kısıtlamasına rağmen Ramazan davulcusu geleneğini sürdüren Celal Küllü, maniler ve ilahilerle vatandaşları sahura kaldırıyor. Sesi ve davuluyla sokakları şenlendiren Küllü, kendisinden sonra çocuklarının da bu geleneği sürdürmesini istiyor.
Her yıl sahur vakti sokak aralarında gezerek, insanları davul sesi ile uyandıran Ramazan davulcuları, bu yıl da korona virüse rağmen mesailerine devam ediyor. Kastamonu’nun İnebolu ilçesinde manileriyle sokakları şenlendiren davulcular, vatandaşları sahura kaldırıyor. İnebolu ilçesi Aşağı Hatipbağı Mahallesi’ni karış karış gezerek, davul sesi ve manilerle vatandaşları uyandıran 2 çocuk babası Ramazan davulcusu Celal Küllü, mesleğe 2007 yılında başladığını söyledi. Ramazan ayı boyunca tüm sokakları dolaştığını anlatan Küllü, "Yaklaşık 15 yıldır görevimi çok güzel bir şekilde yürütüyorum. Allah’a şükür fakat 15 senemin 13 senesi iyi geçti. Son iki yıldan bu yana pandemi dolayısıyla mesleğimiz baya bir eski neşesini kaybetti. Biz korona virüse rağmen elimizden geldiği kadar geleneğimizi sürdürmeye devam ediyoruz. Bundan sonra da inşallah hayat izin verdiği sürece de mesleğime devam edeceğim" dedi.
"Çocuklarım bu görevi sürdürsün istiyorum"
Bazı il ve ilçelerde Ramazan davulcusu geleneğinin yaşatılmadığına dikkat çeken Celal Küllü, "Mahalle sakinlerinden mani istekleri de alıyoruz. Bazıları farklı maniler istiyor. Tabi ’olmaz’ demiyoruz. İstekleri de yerine getiriyoruz. Ramazan ayının ayrı bir duygusallığı oluyor, İnsan kendisinde güzel bir şey hissediyor. Ramazan mübarek olduğu için o daha bir duygulu oluyor. Ramazan davulculuğu görevimi, Cenabı Allah’ım sağlık verir de o günleri yaşamak ve görmek nasip olursa 10 yıl daha geleneksel olarak sürdürmek istiyorum. Çeyrek asrın sonunda çocuklarımın bu geleneği sürdürmesini istiyorum. Biz bu işi profesyonel olarak yapıyoruz. İnebolu halkından çok olumlu tepkiler alıyoruz" diye konuştu.
"Geceye ahenk ve neşe verilmeli"
Eski köye yeni adet getirmek yerine, eskiye göz gezdirilmesi gerektiğini kaydeden Ramazan davulcusu Küllü, "Atalarımız bahşiş istemenin daha kibar, daha neşeli yollarını bulmuş. Eski köye yeni adet icat etmemeli ve biraz eskiye göz gezdirmeli. Ramazan ayını ek gelir için fırsat bilip, davulu eline alıp tokmağı indirmekle de Ramazan davulcusu olunmuyor. Tabii ki bu işin de bir adabı, geleneği-göreneği var. Gürültü kirliliği yapan değil, geceye ahenk ve neşe veren davulcunun hakkıdır bahşiş. "Gelenekler sürsün" demekle olmaz. Usulü de yaşatmak gerek. İşte bu bağlamda ben de diyorum ki; davul da manisiz olmaz. Ramazan ayı boyunca davulcular her yerde, peki sorarım size maniler nerede? Davulcunun mahareti ve iyi bir bahşişi hak etmesinin sebebi, "güm bede güm güm" diye sokakları inletmesi değil, haneler önünde mani uydurma yeteneğindedir. Mani söylemek, zeka ister, espri yeteneği ister" şeklinde konuştu.