Tarih: 14.06.2021 11:39
‘Mersinden Güneş Enerjisi İle Kurutma Tesisi’ faaliyete geçti
BM Uluslararası Göç Örgütü tarafından hibe sağlanan ‘Güneş Enerjisi İle Kurutma Tesisi’, Mersin Büyükşehir Belediyesi ile Mersinden Kadın Kooperatifinin iş birliğiyle tamamlandı ve faaliyetlerine başladı. Aralarında Mersin’in de bulunduğu birkaç ilde ilk kez denenen sistem sayesinde 13’ü mülteci toplam 25 kadına istihdam edilen tesiste, bölgeye ait ürünler kurutularak pazarlanacak.
Mersinden Güneş Enerjisi İle Kurutma Tesisinin açılışı, kısa süre önce Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ve Uluslararası Göç Örgütü Ankara Ülke Ofisi Temsilcisi David Savard’ın da katıldığı törenle yapıldı.
Güneş enerji panelleri ile tesisin öz elektrik ihtiyacı karşılanıyor
Büyükşehir Belediyesinden yapılan açıklamaya göre, tesiste güneş enerjisi panelleriyle enerji sağlanıyor ve güneş ısısıyla kurutma yapılıyor. Büyükşehir Belediyesi Toptancı Hal Kompleksi içerisinde 200 metrekare kapalı bir alanda polikarbon ile etrafı kapatılmış bir serada hijyenik koşullarda kurutma gerçekleştiriliyor. Güneş enerji panelleri sayesinde tesisin öz elektrik ihtiyacı da karşılanıyor. Enerji verimliliği olan tesis, kendi enerjisini kendisi üretiyor. Bu tesiste sebze ve meyveler geleneksel yöntemin modernize edilmiş şekliyle kurutularak sofralara ulaştırılıyor. Tesiste kurutulan ürünlerin sürekli olarak bilimsel kontrolleri de yapılıyor.
Tesisin bedeli 1 milyon 200 bin lira düzeyinde bulunuyor. Toplam 25 kadının istihdam edildiği tesiste, yöreye özgü meyve ve sebzelerin kurutulmasından paketlenmesine, pazarlanmasına kadar olan süreçlerde Mersinden Kadın Kooperatifi öncülük edecek.
Kadınlar, Kurutulmuş Sebze ve Meyve Operatörü olacak
Tesiste çalışan kadınlara; öğretmen ve eğitmen Ayşegül Tor Karacan tarafından Mersin Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu ile İŞKUR ortaklığında ‘Kurutulmuş Sebze ve Meyve Operatörü Kursu’ veriliyor. 2,5 aylık teorik eğitimlerini tamamlayan kadınlar, 30 Ağustos 2021’e kadar sürecek pratik eğitimlerini alıyor. Kursun sonunda kadınlar Kurutulmuş Sebze ve Meyve Operatörü olacak.
Meslek sahibi olup uzmanlaşacak 13’ü mülteci toplam 25 kadın arasında kültürel bir entegrasyon da sağlanıyor. Gıda Kurutma Tesisinde kadınların emeği ile işlenen sebze ve meyveler, Mersinli küçük çiftçiler olmak üzere özellikle kadın üreticilerden temin ediliyor. Bu sayede Büyükşehir Belediyesi her alanda olduğu gibi bu alanda da kadınlara verdiği desteği sürdürüyor.
“Amacımız kadınlarımız kazansın, Mersin kazansın, ülkemiz kazansın”
Mersinden Kadın Kooperatifi Başkanı Meral Seçer, Gıda Kurutma Tesisi ile kadınların organizasyonundan ürünlerin tespitine, kurutulmasından pazarlamasına kadar tüm süreçlerde rol oynadıklarını belirterek, “Bu tesis, Mersin’e kazandırılmış güzel bir tesis. İşlevsel olarak harekete geçen ilk tesis olma özelliğini de taşımakta. Doğa dostu olması, kadın istihdamına ve küçük çiftçilere destek vermesi açısından çok önemli bir proje olduğunu düşünüyorum. Burada bölgemize ait ürünlerin üretilip kurutulması, ulusal ve uluslararası pazarlara sunulması konusunda çok heyecanlıyız. Tüm çalışmalarımızı bunun üzerine yapıyoruz. Amacımız kadınlarımız kazansın, Mersin kazansın, ülkemiz kazansın” diye konuştu.
Seçer, doğa dostu tesisin kent ve kadınlar için hem ekonomik hem kültürel bir kazanım olduğunu vurgulayarak, “Bu projeyle kadınlarımızın ekonomik alanda kazanım sağladıkları gibi birbirlerini daha iyi anladıklarını, iletişim kurduklarını ve paylaşımlarının arttığını görüyoruz. Bu anlamda bu projenin önemi çok büyük” dedi.
“Kadınlarımızla burada hep birlikte üretime devam edeceğiz”
Mersinden Kadın Kooperatifi kurucu ortaklarından Eylem Bozdoğan da ıspanak, maydanoz, muz, kabak gibi farklı ürünleri denediklerini, belirli bir plan ve program doğrultusunda çalıştıklarını belirterek, “Çok başarılı sonuçlar alıyoruz. Ispanak ürettik örneğin. Tozunda, renginde, kalitesinde, nem oranını ölçtürüyoruz sürekli. Bunların kaliteli olduğunu fark ettik. Bu da bizim için büyük bir avantaj. Bundan sonrasında da artık pazarlama yönüne gideceğiz. Kadınlarımızla burada hep birlikte üretime devam edeceğiz” dedi.
“Tarladan sofraya kadar sürdürülebilir bir zincir oluşturuyoruz”
Kooperatifin kurucu ortaklarından Gıda Mühendisi Gülay Aksoy ise tesisin kurulum aşamasında bizzat görev aldığını vurgularken, “Burada sürdürülebilir bir sistem oluşturmaya çalıştık. Tarladan sofraya kadar sürdürülebilir bir zincir oluşturuyoruz. Bu zincirde üretici kadınlarımız, tarladan çiftçi kadınlarımız var. Ürünler, çiftçi kadınlar tarafından üretilip toplandıktan sonra tesise gelip işleniyor ve bunu da yine kadınlar pazarlıyor. Büyük bir gücüz, çalışıyoruz. Biz kocaman bir aileyiz” ifadelerini kullandı.
Aksoy, tesiste çok çeşitli sebze ve meyve kuruttuklarını ifade ederek, “Normalde ürünleri dört mevsimde elde ederken biz burada bu ürünlere beşinci bir mevsimin kapısını açıyoruz. Böylece istediğimiz zaman ürünleri rahatlıkla tüketebilecek şekilde muhafaza etmiş oluyoruz. 100 kilo aldığımız elmadan 10 kilo kuru elma, 100 kilo çilekten 9 kilo kuru çilek, 100 kilo muzdan 25 kilo kuru muz, 100 kilo kirazdan da 20 kilo kuru kiraz elde ediyoruz. Suyu uçurduğumuz için bu ürünlerin gramajları tabii ki azalıyor. Katma değeri yüksek ürünler. İnsanlara bu ürünleri beşinci bir mevsimde tazeliğiyle tüketebilme şansı veriyoruz” şeklinde konuştu.
“Kollarında altın bir bilezik olacak”
Öğretmen ve eğitmen Ayşegül Tor Karacan, şu anda Gıda Kurutma Tesisinde pratik eğitime geçtiklerini ifade ederek, “Ürünün hammadde girişinden son çıkışına kadar, yani tarladan çatala kadar kalite standartları ve hijyen kurallarına uygun olarak üretim yapıyoruz. Bu sürecin sonunda da hepsi Kurutulmuş Sebze ve Meyve Operatörü olacak. Kollarında altın bir bilezik olacak. Sadece burası için değil, bu sektör alanında dışarıdaki bu sektörde her yerde bunu kullanabilecekler. Mersin için çok büyük bir proje bu” dedi.
Farklı hayat hikayeleri olan pek çok kadına bu tesiste istihdam sağlanıyor
Kursiyer kadınlardan Suriyeli olan ve yaklaşık 5,5 yıldır Mersin’de yaşayan Kinda Metok, Mersinden Kadın Kooperatifinin sayfasında haberi görüp başvuru yaptığını ifade ederek, “Ben aslen gazetecilik okudum Dubai’de 3,5 yıl ama mezun olamadım. Sonra evlendim. O yüzden mezun olamadım. Türkiye’ye geldim ve Türkçe öğrendim. Her eğitime, kursa katıldım. Tarladan çatala kadar olan işlemlerin her aşamasında biz kadınlar olarak çalışıyoruz” dedi.
“Projeye katılmamın sebebi çocuklarıma özgüven ve refahı sağlamak”
İki çocuğuyla yaşayan kursiyer kadınlardan Nurcan Baykara da sebze ve meyve kurutma konusunda öğrendiklerini anlatırken, “Projeye katılmamın sebebi çocuklarıma özgüven ve refahı sağlamaktı. Bir umutla, bir coşku, sevinçle projede devam etmekteyim” diye konuştu.
Kadın üreticiler hem mutlu hem umutlu
Toroslar ilçesi Çelebili Mahallesinden Zahide Sakar da Büyükşehir Belediyesinin kadınlara vermiş olduğu desteklerden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, şunları söyledi:
“Büyükşehir Belediyemizin bana vermiş olduğu destekle şu an tarlamda üretim yapıyorum. Mesela patlıcan dikimi yaptım, kurutumu için destek yapılacak. Direkt buraya getireceğim kurutma yapılacak. Şu konuda kafam rahat; halde satılmıştı, satılmamıştı, piyasası olmuştu, olmamıştı. Belediyemizin bana vermiş olduğu destekten dolayı benim öyle bir korkum, endişem, riskim olmadı. Ispanaklarımı belediyemizin verdiği destekle değerlendirdim. Doğal olarak, doğal şartlarda, zirai ilaç kullanmadan yetiştiriyoruz. Hem halkımıza sağlıklı bir ürün yetiştiriyoruz hem kendimiz malımızı hiçbir şekilde riske atmadan değerlendiriyoruz. Huzurluyuz, mutluyuz.”
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —