Tarih: 15.10.2020 16:53
MEÜ’de ’Meme Kanseri Farkındalık Günü’ etkinliği
Mersin Üniversitesi Onkoloji Hastanesi helikopter pist alanında, ’Meme Kanseri Farkındalık Günü’ etkinliği düzenlendi.
Etkinlikler kapsamında, hem Tıp Fakültesi Hastanesi hem de Onkoloji Hastanesi girişine birer stant kuruldu. Bu stantta görevli personel, hastalara bu konuda bilinçlenmeleri için bilgiler vererek, katılımcılara kurdeleler ve küçük hediyeler takdim etti. Hastane personeli pembe tişörtler ve ellerindeki pembe balonlarla kelebek şekli yaparken, balonları bir süre sonra gözyüzüne bıraktı. Etkinlikte konuşan Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Dağ, “Ekim ayı, Meme Kanseri Farkındalık ayı. Bu kapsamda Mersin Üniversitesi olarak, farkındalıkla ilgili etkinliklerimize devam ediyoruz. Farkındalık şu anlamda önemli. Biliyorsunuz meme kanseri, tedavi edilebilir kanser türlerinden. Ama erken teşhis çok önemli. Kötü haber, meme kanseri giderek artıyor. Önceden 12 kadından biriyken, şu anda 8 kadından biri risk altında. Ama iyi haber şu, artık kolay kolay hasta kaybetmiyoruz. Ölüm oranları gittikçe azalıyor. Bunda erken teşhis, farkındalık, bilinçlilik önemli. Her kadının duyarlı olması gerekiyor" dedi.
Hastalığın az da olsa erkeklerde de görülebildiğini kaydeden Dağ, "Bu hastalıkta kadın-erkek farkı yok. Herkesin farkında olmasında fayda var. Erken teşhis için bizim hedeflediğimiz, hastanın bir semptomu olmadan bize başvurması. Tarama programlarıyla 1. evrede yakalayabiliyoruz. Belirti olarak, özellikle kitle ile başvuruyor hastalarımız ama meme başında çekinti, meme başında akıntı, kanlı akıntı, meme cildinde değişiklikler, kolda şişme, koltuk altında ödem. Bu tarz şikayetler olabilir. Yanlış bilinen bir şey var. Meme kanseri ağrı yapmaz diye bilinir. Ama biz yüzde 3 - 4 hastada ağrıyla gelen hastalarımızın da olduğunu görüyoruz. Başvuru anında şüphelendiğimizde ultrason, mamografi, gerektiğinde MR tetkiklerimiz var. Kanserin tam adını koymak için patolojik inceleme de yaptırıyoruz. Tedavisi olan bir hastalık. Cerrahi müdahale, olmazsa olmazımız. Ardından kemoterapi, radyoterapi, immünoterapi dediğimiz aşı tedavileri ve hormonoterapiler var" şeklinde konuştu.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —