Ordu’da, ‘Yeni Dünya Düzeninde Türkiye İçin Riskler ve Fırsatlar’ konulu panel
Ordu’da, Cumhurbaşkanı Başdanışmanlarının katılımı ile ‘Yeni Dünya Düzeninde Türkiye İçin Riskler ve Fırsatlar’ konulu panel düzenlendi. Panelde, Türkiye’nin yakın tarihteki siyasal tarihi, avantajları ve riskli konular ele alındı.
Ticaret ve Sanayi Odası toplantı salonunda, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Sivil Dayanışma Platformu Başkanı Ayhan Oğan’ın moderatörlüğünde gerçekleştirilen panelde, Cumhurbaşkanı başdanışmanları Mehmet Uçum ve İhsan Şener katılımcılara sunum yaptı. Panelde, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi değerlendirilmesi ve Türkiye’nin gelecek vizyonuna katkılarının yanında, yakın siyasal tarihi, Türkiye’nin avantajları ile riskleri konuları ele alındı.
Programda konuşan Ordu Valisi Tuncay Sonel, “Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde ülkemizin her köşesinde olduğu gibi Ordu’nun 19 ilçesinde Büyükşehir Belediyemiz ile birlikte yöremize ve milletimize çok güzel işler yapılıyor. Biz istiyoruz ki Ordu’muzda insanlarımız daha mutlu olsun, daha güzel işler çıksın. Bu konuda güzel bir birlikteliğimiz var” dedi.
“Riskleri fırsata çevirmemiz gerekiyor”
Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler de dünyada her riskin bir fırsat olduğunu ifade etti. Başkan Güler, risklerin fırsata çevrilmesi gerektiğini belirterek, “Böyle yaparsak büyük kazançlar elde ederiz. Bu bakımdan çok önemli ve aynı zamanda da dünyadaki gelişmeye bakacak olursak dünyanın en sıcak bölgesi eskiden Ortadoğu idi, şimdi ise Karadeniz Bölgesi. Çünkü bir taraf Ukrayna, bir taraf Rusya ve durmadan savaşıyorlar. Biz de kıyıdaş ülkeyiz ve burası da bir bakımdan riskleri barındırıyor ancak limanlarımız, ticaret imkanlarımız ve avantajlarımız ile fırsatları da barındırıyor. Biz de Ordu Büyükşehir Belediyesi olarak sadece klasik belediyecilik yapmıyoruz, aynı zamanda bu risk ve fırsatları ülkemizin, bölgemizin ve şehrimizin, halkımızın avantajına dönüştürmek istiyoruz. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan da bu noktada hassas olduğu için muhteşem bir ekibi buraya gönderdiler. Bu nedenle toplantının faydalı olacağına inanıyorum” diye konuştu.
“Sağlıklı süreci Türkiye’ye yaşatmak istemeyen önemli bir tuzak var”
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı İhsan Şener, Türkiye’nin ağır yatırımlarını, büyük para gerektiren yatırımlarını tamamladığını, eğitimde, sağlıkta, ulaştırma, güvenlik ve savunma sanayinde bütçe gerektiren tüm yatırımlarını bitirdiğini ifade ederek, “Aslında demokratik olarak, mevzuat olarak demokrasisinin de sınıf atlamış, uluslararası sistemin yıllarca dikta ettiği pek çok mesele iç dinamikler ile çözülmüş. Bundan sonra bu toplum refah toplumuna geçmesi gerekiyor. Tam da bu aşamada en yakın müttefikler üzerinden yerli pek çok siyasal oluşum, sivil toplum oluşumu ticari oluşumlar üzerinden bu önümüzdeki sağlıklı süreci Türkiye’ye yaşatmak istemeyen önemli bir tuzak var” diye konuştu.
“Türkiye’nin geri gitmeye tahammülü yoktur”
“Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan 2012 yılı haziran ayında Birleşmiş Milletler kürsüsünde ‘dünya 5’ten büyüktür’ dedi. Bu cümle aslında uluslararası muhalif sol jargonda, dünya sisteminde devrim niteliğinde bir cümledir” diyen Şener, “Peki sonra ne dahil oldu? ‘Madem senin bu müesses nizama karşı bir duruşun var, öyle ise biz elimizdeki imkanlar ve araçlarla seninle mücadele edeceğiz’ dediler. Kesit olarak manzaramız budur. Çok ciddi bir pandemi süreci yaşandı, bu sürecin getirdiği tedarik zincirler konusunda ve ekonomik zorluklar var. Bütün bunları bahane ederek şimdi Türkiye’nin koşmaya başlayacağı, uluslararası sistemin önüne geçmeye çalışacağı bir aşamada bu bütün olumsuzlukları bir sisteme yükleyerek ciddi bir muhalefet hareketi başlatılıyor. Eğer burada aklıselim ile hareket edilmez ise Türkiye’nin yakın tarihinde birkaç teşebbüs, darbe girişimi ile elde etmek istediklerini sistem üzerinden yapılacak, pahalılık üzerinden yapılacak tartışma ile kamuoyu desteği ile yapmaya çalışacaklar. Türkiye’nin geri gitmeye tahammülü yoktur, hepimiz ileriye bakacağız. Küçük meseleleri çözeceğiz ama büyük meseleyi unutmadan çözeceğiz” ifadelerine yer verdi.
“Bütün ulusların o bağlılık içerisinde güvencede hissedebilecekleri ne bir kurumsal yapı var, ne de uluslararası bir hukuk düzeni var”
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mehmet Uçum, sunumda yaptığı konuşmasında “21’inci yüzyıla girdiğimizden beri bir bakın, hakikaten egemenlik savaşları küresel seviyede, bölgesel seviyede dünyanın bütün süreçlerini belirleyen pozisyona dönüşmüştür. Artık eskiden olduğu gibi sahtekarca bir uluslararası kurum referansı, uluslararası hukuk referansı dahi kullanılmıyor. Şu anda çok açık bir biçimde güç savaşları yapılıyor. Avrupa Konseyi de son derece etkisiz. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de son derece etkisiz. Avrupa Birliği de son derece etkisiz. Birleşmiş Milletler de son derece etkisiz. Yani dünyada herkesin referans aldığı, herkesin kendini bağlı hissettiği, bütün ulusların o bağlılık içerisinde güvencede hissedebilecekleri ne bir kurumsal yapı var, ne de uluslararası bir hukuk düzeni var. Bu gerçeği tespit ederek başlamak gerekiyor. Tabii diplomasi de artık hukuk üzerinden değil, hakikaten güç üzerinden yürüyor. Hep de böyleydi zaten. Bir dönem belki hukuk görünümüyle bunu sanki gerçek anlamda hukuk içi bir diplomasi varmış gibi izlenimler verdiyseler de aslında bunun böyle olmadığı da anlaşıldı” dedi.
Panel, konuşmaların ve sunumların ardından soruların yanıtlanması ile sonlandı.