HATAY - Türk arkeologlarından oluşan heyet, Fransız işgalinden sonra Antakya`da yapılan, genç antik dünyanın dört önemli şehirlerinden biri olarak kabul edilen Antiocheia`ya ait kalıntıları gün yüzüne çıkardı. Hatay`ın merkez ilçesi Antakya`da, üçüncü derece sit alanı içerisinde işadamı Nemci Asfuroğlu`na ait parselde yapılması planlanan otel inşaatı için inşaat ruhsat talebi doğrultusunda bölgede yapılan sondaj çalışmaları sırasında tarihi eserler ortaya çıkmıştı. Tarihi eserler Kültür ve Turizm Bakanlığını, Antakya Arkeoloji Müzesini ve Adana Kültür ve Tabiat Varlıklarını Kortuma Kurulunu harekete geçirdi. Belirlenen parselde İstanbul Üniversitesi`nden Prof.Dr. Haluk Abbasoğlu, Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi`nden Yrd. Doç. Dr. Hatice Pamir, Muğla Üniversitesinden Doç. Dr. Abuzer Kızıl`ın bilimsel danışmanlığında ve mimari restorasyon ve belgeleme koordinatörü Doç.Dr. Gülsün Tanyeli, Mersin Müzesi Müdürlüğünde görevli Arkeolog Mustafa Ergün ve Antakya Arkeoloji Müzesi Arkeologu Demet Kara`dan oluşan bilimsel heyet 1 Temmuz 2010 tarihinde başlattıkları kazı çalışmasını sona erdirdi. Yapılan kazı çalışmaları sonucunda 17 dönümlük parselde Genç Antik dünyanın en önemli şehirlerinden biri olarak kabul edilen Antiocheia`ya ait taşınmaz ve taşınabilir kültür varlıkları ortaya çıkarıldı. Hatay Kültür Müdürü Aysun Çelenk Çakar, Antakya Arkeoloji Müzesi Müdürü Nalan Yastı ve Arkeolog Demet Kara, ortak olarak yaptıkları basın toplantısında otel inşaatı için yapılan kazıda gün yüzüne çıkan eserler ve eserlerin korunması için bundan sonra yapılacak çalışmalar hakkında bilgi verdi. Antakya Arkeoloji Müzesi Müdürü Nalan Yastı, yaklaşık 12 bin metrekarelik alana yayılan kazı alanında antik kentten günümüze kalanların kapsamlı bir şekilde araştırıldığını söyledi. Yastı, kazı çalışması sonunda günümüz Antakya`sının kent kimliği açısından kentin tarihi kaynaklarda sözü edilen Genç Antik Dönem ve sonrası kalıntıların ortaya çıktığını belirtti. Yapılacak olan müzenin halka açık olarak tutulacağını da aktaran Müze Müdürü Yastı, İşadamı Nemci Asfuroğlu`na teşekkür ederek, "işadamlarımızın kültür varlıklarını koruma ve gelecek nesillere aktarılmasında devlet ile özel müteşebbis arasında yapılan en önemli projelerden biride Müze-Otel konsepti olacaktır" dedi. Antakya Arkeoloji Müzesi Arkeologu Demet Kara ise, çalışmaların halen devam ettiği alanda 20 bini aşkın taşınabilir tarihi eser kalıntısının bulunduğunu ayrıca taşınmaz kültür varlığı olarak nitelendirilen ve kesintisiz devam eden 850 metrekarelik alana yayılmış halede kale kalıntıları ile Helenistik döneme ait 12 metre kotunda sur duvarı bulunduğunu söyledi. Halen parselde döküm çalışmalarının devam ettiğini aktaran Hatay İl Kültür ve Turizm Müdürü Aysun Çelenk Çakar da, Adana Koruma Kurulunun kararı ile bu parsel üzerinde Müze-Otel konsepti içinde otel yapımına izin verildiğini açıkladı. İşadamı Nemci Asfuroğlu`na ait özel mülkiyette çıkan tarihi eserlerin korunması ve geleceğe taşınması için Müze-Otel konseptinin benimsendiğini aktaran Çakar, parselde müzenin alt kısma otelin ise kolonlar aracılığı ile tarihi eserlerin üzerinde inşa edileceğini söyledi. Antiocheia döneminden kalan eserlerin bulunduğu parsel Hıristiyan vatandaşların hac merkezi olan ve Vatikan`dan sonra Hıristiyanların ikinci Hac merkezi olan St.Pierre Kilisesi`nin hemen karşısında bulunuyor. Alınan karar doğrultusunda Antiocheia`ya ait kalıntıların üzerinde inşa edilecek otelin yüksekliği St.Pierre Kilisesi`nin dış cephesini kapatacak şekilde inşa edilemeyecek.