Tarih: 29.04.2021 14:04
(Özel) Pandemi döneminde kanser taramalarına başvuru 4’te 1 düştü
Pandemi döneminde Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezleri’ne (KETEM) başvurunun oldukça düştüğünü belirten Ankara İl Sağlık Müdürlüğü Kanser Birim Sorumlusu Dr. İskender Kök, “Pandemi döneminde neredeyse 4’te 1 oranına kadar düştü” dedi.
Vatandaşlar herhangi bir ücret ödemeden ve herhangi bir sosyal güvenceye sahip olma zorunluluğu bulunmadan KETEM’lerden faydalanabiliyor. Bu merkezlerde Sağlık Bakanlığı ve Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) direktifleri doğrultusunda
rahim ağzı, meme ve kolon kanserlerinin tarama ve teşhis faaliyetleri gerçekleştiriliyor. Pandemi döneminde KETEM’lere başvurunun neredeyse 4’te 1 oranına kadar yani yüzde 75 düştüğünü belirten Ankara İl Sağlık Müdürlüğü Kanser Birim Sorumlusu Dr. İskender Kök, bu nedenle tedavilerde de geç kalındığını söyledi. 29 Nisan-17 Mayıs tarihleri arasında uygulanacak olan ‘tam kapanma’ süresince de KETEM’lerin açık olduğunu ve ifade eden Kök, vatandaşların kontrol noktalarında randevu bilgilerini içeren mesajlarını göstererek rahatlıkla bu merkezlere ulaşabileceklerini kaydetti.
“Pandemi döneminde hele de Ramazan ayında düşüş var”
Kanser taraması için başvuru yapan sayısında önemli derecede düşüş olduğunun altını çizen Ankara İl Sağlık Müdürlüğü Kanser Birim Sorumlusu Dr. İskender Kök, “Pandemi döneminde hele de Ramazan ayında düşüş var. Aslında bizim KETEM dediğimiz Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezlerimiz mesai saatleri içerisinde mesaisine devam ediyor. Temizlik, maske ve mesafe kurallarına riayet ederek çalışmalarını ve tarama faaliyetlerini sürdürüyor. Vatandaştan da bizim isteğimiz şu; KETEM’lere hiçbir şikayeti olmayan vatandaşlarımız, Sağlık Bakanlığının belirlediği standartlardaki yaş grubunda bulunan kadın ve erkeklerimizin buralara gelerek rahatlıkla hiçbir ücret ödemeden, sosyal güvence sorulmadan ücretsiz olarak bu kanser taramalarını yaptırabiliyorlar. Bakanlığın ulusal standartlarını oluşturduğu, DSÖ’nün tavsiyesi doğrultusunda üç kanser türünü tarıyoruz. Rahim ağzı kanserini 30 ila 65 yaş grubu kadınlarda 5 yılda bir HPV ve smear alarak, meme kanseri taramasını yine kadınlarda 40-69 yaş grubunda 2 yılda bir mamografi çekerek, kolon kanser taramasını da hem kadın hem erkeklerde 50 ila 70 yaş grubunda 2 yılda bir büyük abdestte kan bakarak, 10 yılda bir de kolonoskopi yaparak taramaları yapıyoruz” diye konuştu.
“Pandemi döneminde neredeyse 4’te 1 düştü"
Pandemi döneminde KETEM’lere başvuru oranının yüzde 75 oranında azaldığını vurgulayan Dr. Kök, “Pandemi döneminden öncekine göre pandemi döneminde neredeyse 4’te 1 oranına kadar düştü. Ramazan ayında daha da düştü. Halbuki rahim ağızı kanseri taramasında alınan smearlerin, meme kanseri taramasında çekilen mamografilerin Diyanet İşleri Başkanlığı danışma hattına sorulduğunda bunların orucu bozmadığı yönünde açıklaması var. Dolayısıyla vatandaşlarımız ister kendileri sorarlar, isterlerse de bizi dinlediklerinde orucu bozmadığını bilip rahatlıkla gelip kanser taramalarını yaptırabilirler. Hem çalışanımız hem de gelen vatandaşımızdan isteğimiz şu; maske, mesafe ve temizlik kuralına riayet etmeleri gerekiyor. Örneğin biz her mamografi çektikten sonra cihazlar dijital olmasına rağmen onları her seferinde dezenfektanlar ile temizliyoruz ve sterilize ediyoruz. Yine jinekolojik masalarımızı her hastadan sonra temizliyoruz. Dolayısıyla vatandaşlarımızın da bu kurallara uymasını rica ediyoruz” şeklinde konuştu.
“Rahim ağzı kanseri erken teşhisle tamamen önlenebilir bir kanser”
Tam kapanma döneminde de KETEM’lerin açık olduğunu ve hizmetlerine devam edeceğini belirten Dr. Kök, “KETEM’lerimiz yine açık, hizmetlerine devam edecekler. Daha önce randevusu olanlara biz şimdi toplu olarak mesaj yollayacağız. Dolayısıyla dışarı çıkma yasağı olduğu için o mesajları göstererek rahatlıkla gelip KETEM’lerde taramalarını yaptırabilecekler. Rahim ağzı kanseri tamamen önlenebilir bir kanser. Kolon kanserinde de eğer polip döneminde yakalarsak o da önlenebilir bir kanser türü. Meme kanseri ise erken dönemde yakalandığında kişinin daha sonraki yaşamında herhangi bir sorunla karşılaşmadan ya da hiçbir ek tedaviye gerek duymadan sağlığına kavuşmasını sağlamaktadır. Bu konuda ülkemizde 2019 yılında 280 küsur KETEM var iken şu an 325 KETEM var. Bunlardan yaklaşık 290 tanesi sabit KETEM, kalanı da mobil KETEM” açıklamasında bulundu.
KETEM’lerde tarama sonucu pozitif olanların değerlendirilmesi ise ikinci ve üçüncü basamak hastanelerde yapılıyor. Türkiye genelinde 172, Ankara’da ise 5 tane teşhis merkezi bulunuyor. Birinci basamaktan sevk edilen kişiler bu merkezlerde bir danışmana ulaşıyor ve orada diğer normal başvuru ile giden vatandaşa öncelik verilerek tetkikleri süratle sonlandırılıyor.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —