Polisiye edebiyatta kadın karakterler

Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı bünyesinde faaliyet gösteren Edebiyat Topluluğu tarafından “Polisiye Edebiyatta Kadın Karakterler” konulu bir etkinlik düzenlendi.
Türk edebiyatını, ülkemizdeki ve dünyadaki edebiyat tartışmalarını konu alan paneller ve söyleşilerle yazarlar, şairler, akademisyenler gibi edebiyat alanında birçok önemli isimle bir araya gelen Edebiyat Topluluğu bu kez Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Seval Şahin’i konuk aldı. Topluluk Başkanı Elif Arslan’ın sunumuyla başlayan çevrim içi etkinlikte polisiye edebiyat kadın karakterler açısından ele alındı.
Topluluğun tanıtımının ardından sözü alan Prof. Dr. Seval Şahin polisiye edebiyatın gelişimini, “Polisiye edebiyatın ortaya çıkışındaki tarihsel ve toplumsal değişimlerden birisi de sanayi devrimidir. Sanayi devrimi sonrasında 19. yüzyılın ortalarında İngiltere’de kentlere doğru bir göç yaşanmaya başlamıştır. Kent ve sokak hayatının gelişmesi, para ve taşınabilir nitelikteki değerlerin artmasıyla suç oranları artmaya başlamıştır. Değişen yaşam koşulları, kültürü edebi eserlerde de yerini almıştır” ifadeleriyle aktardı.
Prof. Dr. Seval Şahin, konuşmasının devamında Britanya’da başlayan polisiye edebiyatın, Dünya edebiyatından Sherlock Holmes, Türk edebiyatından ise Ahmet Mithat’ın yakın tarihlerde tefrika edilen Esrar-ı Cinayat ve Dürdane Hanım romanlarının polisiye edebiyatın ilk eserleri olduğuna değinerek içerik ve özelliklerine dair bilgiler verdi. Dürdane Hanım’da kadın dedektifin iş başında olduğunun altını çizen Şahin, bu dönemde polisiye romanlarda dedektif kadın karakterlerin boş zamanlarının olabilmesi için bekar ve rahat hareket edebilmesi için erkek kılığına girmiş olarak işlendiğini belirtti.
1920’lerde Peyami Safa’nın Server Bedi müstearıyla yazdığı Tilki Leman ve Çekirge Zehra gibi çeşitli eserlerle zengin bir içerik sunan Prof. Dr. Seval Şahin, ilk örneklerden günümüze dek polisiye romanlarda kadın karakterlerin, mesleklerinden, kişisel özelliklerine kadar nasıl ele alındığına ve eserlerde hangi rollerle yer bulduklarına dair tespitlerde bulundu.
Konuşmasını 2000’li yıllardaki roman örnekleriyle tamamlayan Şahin, topluluk üyeleri ve katılımcıların sorularını cevapladı ve merak edilen konulara açıklamalar getirdi. Etkinlik Edebiyat Topluluğu’nun Şahin adına TEMA Vakfı’na yaptığı fidan bağışıyla son buldu.



Orjinal Habere Git