Sanat ustalarını takip ederek doğayı öğreniyorlardı
Düzce Üniversitesi Sanat Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Temel Sanat Bilimleri Bölümü’nün düzenlediği “Rembrandt ve Bashô: 17. yüzyılda Avrupa ve Japon Sanatlarında ‘Doğa’ Var mıdır?” başlıklı konferansta doğanın insan üzerindeki etkisi anlatıldı.
Mehmet Akif Ersoy Eğitim ve Kültür Merkezi İstiklal Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen konferansta Dr. Öğr. Üyesi İbrahim Soner Özdemir, 17. yüzyılda Avrupa’daki sanat eserleri arasında sıklıkla Uzakdoğu eserlerinin de olduğunu, Orta Asya’dan gelen gemilerin içerisinde sadece ticari ürünler olmadığını, sanat eserlerinin de olduğunu ifade etti.
Oluşturulan sanat eserlerde doğanın ve doğallığın ön planda tutulduğunu söyleyen Dr. Özdemir, bu sanatçılara aynı zamanda usta denildiğini, dolayısıyla doğayı tanımak ve anlamak için de bu ustaların takip edildiğini ifade etti. Doğanın kendi kuralları içerisinde işleyen akıllı ve canlı bir varlık olarak algılandığı bilgisini paylaşan Özdemir, sanatçıların doğa eserlerinin yanında kendi içinden gelen doğallığı yansıtan eserlerin de üretildiğini ifade etti.
Ünlü Ressam Rembrandt’ı dahi olarak kabul edenlerin yanında büyücü, anlaşılması zor bir kişi olduğunu söyleyenlerin de varlığından söz eden Özdemir, Rembrandt eserlerinde çok az fırça darbesiyle etkili görseller ortaya çıkardığını katılımcılarla paylaştı. Japon Şair Matsuo Basho ise şairlerinde doğadaki hareketliliği yansıtacak şekilde 5’li ve 7’li hece ölçüleriyle eserler ortaya koyduğunu söyleyen Özdemir, “Eğer dış görünüşü yakalamak istiyorsan, onu harekete geçirecek iç gücü yakalamalısın” düşüncesiyle eserler ortaya koyduğunu söyledi.
Program sonunda katılımcılardan gelen soruları da yanıtlayan Özdemir’e teşekkür belgesi takdim edildi.