Şehirler ve sanayinin dönüşümü karbon emisyonunu düşürmekten geçiyor

Kartepe Zirvesinin ikinci gününde Dirençli Şehirler ve Şehrin Dönüşümü temel alınarak sanayinin dönüşümü konusunda fikirler ortaya konuldu. Oturumda, Konutlardaki atıkların arıtmadan geçirilerek çeşitli noktalarda kullanılması su ihtiyacını karşılamada faydalı olabileceği, düşük karbon sistemine geçilmesi gerektiği konuşuldu.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin bu yıl 4.’sünü gerçekleştirdiği, yurt içinden ve dışından çok sayıda akademisyenin katıldığı "Dirençli Şehirler ve Şehrin Dönüşümü" temalı Kartepe Zirvesinde “Sanayinin Dönüşümü” ele alındı. İKV Genel Sekreteri Doç. Dr. Çiğdem Nas yönetiminde gerçekleşen panele Kocaeli Sanayi Odası Başkan Yardımcısı Çınar Ulusoy, LEED Yeşil Bina Sertifika Sistemi Yöneticisi Cemil Yaman, Industry 4.0 Platformu Başkan Yardımcısı Sertaç Yerlıkaya, Hidropar Hareket Kontrol Teknolojileri Merkezi Başkanı Tunç Atıl katıldı.

“Düşük karbon sistemine geçilmelidir”
Oturumda şehirlerin kalkınması için sanayinin dönüşümü konusunda konuşan Sanayi Odası Başkan Yardımcısı Çınar Ulusoy, “Sanayi kentlerine çok yoğun bir göç olduğu görülmekte, söz konusu göç çarpık kentleşmeye sebep oldu. İlimizin aldığı göç standartların altında kaldığımızı göstermekte. Enerji yönetimi, atık yönetimi önemlidir. Kentsel dönüşüm bir fırsattır belli bir pilot bölgede ilçeler taşınarak model yürütülebilir. Konutlardaki atıkların arıtmadan geçirilerek çeşitli noktalarda kullanılması su ihtiyacını karşılamada faydalı olabilir. Düşük karbon sistemine geçilmelidir. Yeniden kullanım ve atık yönetimine ağırlık verilmeli, yeni teknolojilere geçilmeli, güneş enerjisi yatırımları ve enerji tasarrufu yapılmalı ve tüm bu çabaların maddi açıdan desteklenmesi gerekmektedir. Şehirlerdeki atık sular sanayilerde kullanılmalı, su buharı kullanılarak ısıtma sistemi gerçekleştirilmelidir” dedi.

“Yeşil binalar tasarruf sistemlidir”
Fabrikalar ve binaların artık yeşil yapılmaya başlandığını anlatan LEED Yeşil Bina Sertifika Sistemi Yöneticisi Cemil Yaman, “Yeşil binalar çevreci binalar olarak adlandırılıyor. Ulaşımdan kaynaklanan karbon emisyonunun düşürülmesi ile küresel ısınmanın da önüne geçilmiş oluyor, ışık kirliliğinin de önüne geçiliyor. Bu yeşil binalarda atıkların değerlendirilmesine de dikkat ediyoruz. Doğada var olan malzemelerin kullanılmasına dikkat ediyoruz. Ayrıca bu binalar ekonomik olarak da tasarruf sağlıyor, enerji su tüketimi yenilenebilir enerji kaynaklarına da değiniyor. Ayrıca bu binalar sağlık üzerine dizayn edilmiştir. Bina maliyetini arttırmadan sağlıklı ve destekli binalar oluşturuyoruz, çevreci ve sağlıklı malzemeler kullanarak binalar üretiyoruz” diye konuştu.

“Doğal kaynaklardan yararlanıyoruz”
Doğal kaynaklardan fırsat oluşturduklarını söyleye Hidropar Hareket Kontrol Teknolojileri Merkezi Başkanı Tunç Atıl, “Elektrik enerjisi üretimi yaparak başladık. Toprak kaynaklı ısı pompası ile devam ettik. Bu sayede doğal kaynaklardan yararlanma fırsatı oluşturduk. Optimum maliyetle ısıtma ve soğutma sorununu çözüyoruz. Yağmur suyunu da depomuzda topluyorduk ve bu suyu tarımda kullanıyorduk, onun yerine gri su oluşturduk. Atık suyu değerlendirdik ve bu sayede su tasarruflu sisteme geçtik. Sistemi kurmakla iş bitmiyor sürekli gözlemlemek de gerekiyor. Bu tarz sistemler oldukça makul maliyette ve düşük bütçeler gerektiriyor” şeklinde konuştu.
Daha sonra sunum yapan tüm katılımcılara katılım sertifikası takdim edildi.



Orjinal Habere Git