Şenol Güneş: "Brezilya gibi bir oyun istiyorum"
Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş, Ümraniye Nevzat Demir Tesisleri’nde basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Brezilya gibi bir oyun istediğini ifade eden Güneş, Kayserispor forması giyen Onur Bulut’a dikkat çekerek "Kadroda isterim" dedi.
2022 FIFA Dünya Kupası nedeniyle lige verilen arada 9 gün izin yapan ve dün toplanan Beşiktaş’ta Teknik Direktör Şenol Güneş, akşam antrenmanı öncesinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Ümraniye Nevzat Demir Tesisleri’nde düzenlenen basın toplantısında değerlendirmelerde bulunarak sözlerine başlayan deneyimli teknik adam, "Hayatımıza dokunan şeylerden en acısı ölümler. Deprem geçirdik, hayatımızın gerçeği. Hayatını kaybedenlere rahmet diliyorum. Bugün de Fatih hocamızın annesi vefat etti. Ona da başsağlığı biliyorum. Camianın beklentisini biliyoruz. Biz de üzülüyoruz, onlar da üzülüyor. Yeniden yarışın içinde olmak isteyen bir takım olarak, coşkulu ve keyifli bir dönem olacak. İkinci yarıya kadar, 12 Ocak’ta da transfer olduğuna göre, 5 lig maçımız var, kupa maçımız var. Lig maçlarında alacağımız sonuçlar çok önemli. Zaman zaman bizim dışımızda bazı bilgiler verirken, bu bilgiler kamuoyuna yanlış aktarılabiliyor. Elimizde bir oyuncu grubu var. Ocak ayına kadar devam edeceğiz. Elimizde olan tüm oyunculara şans vermek istiyorum. Onlardan da katkı bekliyorum. Eğer katkı yapan oyuncuyu görürsek onlar bizimle kalır. Şu anda yapacağımız tek şey, ilk resmi maçtan itibaren hepsini kazanmak istiyoruz. Hiçbir oyuncumla ilgili kesin bir kanaatim yok. Performansı düşük olan oyuncular var, takımın da performansı düşük. Eleştiriler aldık, alacağız da. Oynanmayan müsabakaya çıkarken 5 sakatımız vardı, bu bizim için iyi bir durum değildi. Oyuncularda görülen genel performans durumu da iyi değildi. Sezon başında hızlı başlayan takımın aynısın veya daha iyisini sunmak için oyuncularla çalışacağız. 24 Kasım’da idmanlara başladık. 29’unda İstanbulspor ile maçımız olacak. 2 Aralık’ta da Karagümrük ile olacak. 5 Aralık’ta Antalya’da olacağız, orada 3 hazırlık maçı oynayıp İstanbul’a döneceğiz. Yarından itibaren oyuncu istendiği zaman da 1 veya 2 oyuncu vereceğiz. 4 milli oyuncumuz bizimle birlikte olmayacak. Yetkilerimiz, görevlerimiz, sorumluluklarımız hepimizin belli. Burada bir aile ortamı yapmaya çalışıyoruz. İş dışında herkesin aynı pozisyonda olduğunu söylüyorum. Saha içerisinde hepimizin görevleri ayrıdır. Burada o sıcak havayı sağlayabilirsek, daha büyük bir sinerji olacağını düşünüyorum. Bu yükü hep birlikte kaldıracağız. Tabii ki ben yetkiliyim ve sorumluyum ama çalıştığım arkadaşların da buna hazır olması gerekiyor. Başkan bize görev verdi, ben de oyunculara görev vereceğim. Taraftarlar ve medya önemli. Her türlü eleştirinize saygı duyarak söylüyorum, bizden alacağınız bilgilerin daha yeni bilgilerle bize dönmesini bekliyorum. Benim keyfime göre değil, takımın başarısına göre olacak. Coşkulu bir oyun oynayacağımızı düşünüyorum. Daha doğru oyun, daha coşkulu oyun ve ne yaptığını bilen bir takım olmak istiyoruz. Çok çalışan bir takım havası oluşturmak istiyoruz. Takım kırılganlık gösterdi. Benim dönemimde de bunu hissettim. Kaçmanın kimseye yararı yok, tam tersine üstüne gideceğiz. Kazanmak, kaybetmek duygusundan çok işini iyi yapma alışkanlığını getireceğiz. Bunu göremediğimizi düşünüyorum. Bunu sağlayabilirsek daha denk bir takım olur. Kuvvet olarak bir güç sıkıntısı var" ifadelerini kullandı.
"Brezilya gibi bir oyun istiyorum"
2022 FIFA Dünya Kupası’nın sezon içinde oynanması hakkında konuşarak devam eden Güneş, "İlk kez böyle bir durumla karşı karşıya kalındı. Sadece futbol takımları için değil taraftarlar için de geçerli. Tatil dönemiyle iş döneminin maç izleme oranı aynı değildir. Yaz tatili geldiğinde şampiyonalar olur ve farklı bir hazırlık yapılır. Şu anda ne kadar taraftar oluyor onu bilemem. FIFA, UEFA, TFF bir karar alırsa uymak zorundayız. Duruma göre davranmak zorundayız. Devre arasında değiliz ama devre arası gibi bir dönem geçiriyor. Gereksiz yükleme ile onları yıpratmak istemiyoruz. Kuvvet, uzun zamanda yerine koyulabiliyor. Kuvvet ve dayanıklılık altyapısını oluşturursak, önemli olan budur. Her milli oyuncu için geçerli olacak bir durum var, kendi takımlarında döndüklerinde nasıl bir durumda olacaklar? Bunu hiçbirimiz bilemeyiz. Takımda taktik anlamda değişiklikler olacaktır. Topa sahip olan, hücumu kendi oyunuyla oynayan, rakibi kovalayan değil, rakibin kovaladığı bir oyun istiyoruz. Brezilya gibi tekniği olan, pres ve baskıyla rakibi boğan bir oyun istiyorum. Onlar gibi mükemmel olamasak da onlar gibi olmaya çalışmak ve onlara yakın olmak bize bir adım attırır diye düşünüyorum" açıklamasında bulundu.
"Onur Bulut’u isterim"
Takım hakkında değerlendirmelerini sürdüren deneyimli teknik direktör, "Oyuncuları etkileyen çok faktör vardır. Bugün yüzde 100 eksik olarak görmüyorum. Weghorst ve Gomez aynı oyuncular değiller. Weghorst’ta şunu görüyorum; kazanma hırsı olan, yeteneğini sonuna kadar kullanma isteği olan bir oyuncu. Dele Alli, Gomez’le kıyaslanabilir. O da kendi futbol hayatında dibe vurmuşken, çıkış yapabilir. ’Sen bana bir adım at, ben sana üç adım atacağım’ dedim ona da. Gomez ilk geldiğinde o hırsla ve arzuyla çalışmayı düşünmeseydi, çıkış yakalayamazdı ve milli takıma gidemezdi. Dele Alli çok daha genç. Çalışmayla çok gelişeceğini düşünüyorum. İyi olan isimler var, kötü olan isimler var. Bazen en pahalı aldığınız oyuncu, size en verimsiz olabiliyor. Buradan bir takım çıkartmak istiyoruz. Takım iyi sonuç alsın ve büyüsün diye buradayım. Oyuncular buradaysa, aynı duyguyu ve düşünceyi paylaşacağız. Taşımazlarsa yolları ayırırız. Rosier bir dalgalanma geçiriyor. Elimizde Rosier gibi bir oyuncu varken oyuncu almayı doğru bulmam normalde. Bu takımın direkt oyuncusu, öyle olduğu için buraya transfer edildi. Şu anda bir dalgalanma geçiriyor. Dün Öğretmenler Günü ile ilgili yaptığımız toplantıda da söyledim. Çok zeki öğrenciler vardır ama yaramazdırlar. Onu da buna benzetiyorum. Zekası, oyun yeteneği iyi. Kendisi kaçmazsa, yakalayabilirsek iyi. Gelmezse başka yere gider, onu bilemeyiz. Onur Bulut’la ilgili şunu söyleyeyim, başarılı bir oyuncu, burada olmasını isterim. Onur çok değerli ve Türkiye’nin en iyi beklerinden birisi" dedi.
"Ghezzal’ın bir an önce dönmesini isterim"
Takımda yaşanan sakatlıklar hakkında da konuşan Şenol Güneş, "Antrenmandan kaynaklanan sakatlığı çok söylüyorlar. Hoca üzerinden gidilmesini doğru bulmuyorum. Her hoca antrenman yaptırır. Bizim bazı oyuncularımız geç alındı veya takımlarında oynamadığı için alındı. Fazla oynamayan oyuncuyu aldığınız zaman, farklı sebeplerden dolayı sakatlıklar olabilir. Sahaya çıkan oyuncuda yüzde 100 görmek isterim. Doktor sağlığı için tedavi eder, fikir verir, son kararı oyuncu verir" dedi. Ghezzal’ın sakatlığı hakkında da konuşan Güneş, "Ghezzal iyi bir oyuncu ve iyi bir karakter. Böyle oyuncularımız var. Bunların sayısını artırabilirsek kendi içimizde yaparız. Ghezzal olmadığına göre bir an evvel iyileşmesini bekliyoruz. Doktorlar, ocak sonu veya şubat başı takıma katılacağını söylediler. Ne kadar verim vereceğini sahaya indiği zaman göreceğiz. Ghezzal çok katkı yaptı ama gol atma anlamında Beşiktaş sorun yaşamadı. Gol attığı zaman çok gol yedi. Önce bunu çözmek istiyoruz. En çok baskı yapan ve baskıda en çok başarılı olanlar bizimkiler. Gol yiyoruz, pas kaybında, top kaybında gol yiyoruz. Bu kadar kolay gol yiyen bir büyük takım olmaz, olmamalı. Kenardan gelen ortalarda da, alandan adama geçişte de sıkıntı var. Tüm bunlar değişecek. Çok gol yiyen bir takımın başarı kazanması mümkün değil. Gol atmakta sorunumuz yok. Ghezzal’ın bir an önce dönmesini isterim ama elimizdeki oyuncuların da ellerinden geleni yapacağını düşünüyorum" açıklamasında bulundu.
"Konuşmak susmaktan daha iyidir"
İlk maçtan itibaren anlattıklarının takımda anlaşılacağını düşündüğünü aktaran siyah-beyazlıların teknik direktörü, "Mesela geçtiğimiz maçlarda Weghorst ile Redmond arasında bir konuşma yaşandı. Weghorst benim sistemimle ilgili doğru olanı söylüyordu ama söylediği tarz yanlıştı. Doğru iletişim çok önemli. Doğru şekilde söylemezsen, karşındaki kişiye geçmez. Sonrasında konuştular ve anlaştılar. Konuşmak, susmaktan her zaman daha iyidir. Yapacaklarımızın işaretlerini veriyorlar. Oyuncular için bir şeyler yapacağız. Bizim umudumuz da var, gücümüz de var. Yarışta geriden geliyoruz. Geriden gelen öne geçmez diye bir şey yok. Kışa giriyoruz, kış daha zordur. Sonra bahar geliyor, havalar daha güzel olur" diye konuştu. Ricardo Quaresma ve Cristiano Ronaldo hakkında sorulan soruyu yanıtlayan Güneş, "Quaresma’nın o yaşta ve o durumdaki çalışması, herkes için örnektir. Egosu var gibi gözükür ama Beşiktaş’a çok büyük katkılar yaptı ve çok mütevazıydı. Antrenör olarak gelse sevinirim. Ronaldo’yu alamayız. İz bırakanlar unutulmuyor. Ben de oyunculara söylüyorum, siz de bir hikaye yazın, kahramanı siz olun. Burak Yılmaz da öyle. 36 yaşında Lille’e gidip takımı şampiyon yapabiliyorsa, demek ki Türk oyuncu da bunu başarabiliyor. Atiba da aynı şekilde. Dünya Kupası’nda iyi oynadı. Serik maçında da iyiydi. Onu da antrenör yapabiliriz ileride. İz bırakanlardan birisi de o" dedi.
Brezilyalı futbolcu Talisca hakkında sorulan soruya ise Şenol Güneş, "Değer kazanırsın para gelir. Beğendiğim bir oyuncu. Bedava gelirse hemen alırım. Kulüpler üzerinden çok şey yazılıp, çizilir. Para için gelmeyecekse yardımcı olsun bize" cevabını verdi. Güneş, Dünya Kupası hakkında ise, "Dünya Kupası’na gidip, sonrasında yerimi başka bir hocaya bırakıp yapılanmaya geçme hedefindeydim. İçimde bir hayal kırıklığıdır" diyerek sözlerini noktaladı.