SUBÜ Konuşmaları’nın 15’inci konuşmacısı Rektör Sarıbıyık oldu

SUBÜ Konuşmaları’nın 15’inci konuşmacısı Rektör Sarıbıyık oldu

SUBÜ Konuşmaları’nın 15’inci konuşmacısı Rektör Sarıbıyık oldu

Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) tarafından düzenlenen SUBÜ Konuşmaları’na katılan Rektör Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, “Uygulama becerisi, bir işi yapabiliyor olmak son derece önemli. Öğrencilerimiz bir işi yapabiliyor olsunlar. Akıp giden fırsatları iyi değerlendirsinler” dedi.
SUBÜ tarafından düzenlenen SUBÜ Konuşmaları’nın 15’inci konuşmacısı Rektör Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık oldu. Moderatörlüğünü İletişim Koordinatör Yardımcısı Öğr. Gör. İlknur Çakar’ın yaptığı söyleşi, ‘Rektör Öğrencilerle Buluşuyor’ başlığıyla gerçekleştirildi. Söyleşide SUBÜ Konuşmaları’nın bir konsept olarak ortaya çıkışı ve katkıları, sosyal transkript, Erasmus imkanları, iş dünyasıyla ilişkiler gibi başlıklar konuşuldu. Öğrencilerden gelen sorular cevaplandırıldı. Ayrıca Rektör Sarıbıyık öğrencilere bir takım tavsiyelerde bulundu.

Biz öğrencilerimize sadece okuldan edindikleri bilgi donanımının yetmeyeceğini düşünüyoruz
Stüdyo ortamında olmanın ayrı bir güzellik olduğunu söyleyen ve yeni SUBÜ Stüdyoları’na dikkat çekerek konuşmasına başlayan Rektör Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, “Bundan sonra öğrencilerimizi çok güzel bir ortamda çok değerli konuklarla buluşturacağız. Biz öğrencilerimize sadece okuldan edindikleri bilgi donanımının yetmeyeceğini düşünüyoruz. Aynı zamanda bir takım entelektüel yetkinlikleri de kazanmaları gerekiyor. Öğrencilerimizin yanı sıra akademisyenlerimizi, idari personellerimizi, dış paydaşlarımızı ve isteyen herkesi faydalanacakları bir takım konularla buluşturmak istiyoruz. SUBÜ Konuşmaları işte böyle bir düşüncenin ürünü oldu. Bu dönem de hızlı başladı. Geçtiğimiz dönem pandemi ile ilgili kısımda, bilimsel ve uzay çalışmalarında ve sosyal konularda ciddi konuşmacılar bilgi ve tecrübelerini aktardılar. Yeni sezonun listesine baktığımızda da yine dolu dolu programlar geçeceğini görüyorum. Günümüzde dünya vatandaşlığı kavramı gündemde. Bunun için sadece bilgiyle donatılmış olmak yetmiyor” dedi.

Çoğu etkinlikte de birlikteyiz
Öğrencilerle hep birlikte olduğunu söyleyen Sarıbıyık, “Onlarla diyalog kurmayı, gece saatlerinde yaptıkları çalışmalarda yanlarında olmayı ve motivasyon sağlamayı seviyorum. Çoğu etkinlikte de birlikteyiz. Doğrudan öğrencilerimizin talebini alıyoruz. Yaptıkları aktivitelere davet ederlerse ansızın çıkıp katılabiliriz. Öğrenci kulüplerimiz burada çok önemli. Onlar faaliyet yapacaklar, davet edecekler biz de iştirak edeceğiz. Yoğunluk dışında onlarla birlikte olmamız noktasında hiçbir sorun ve engel yok. Hayatta pozitif olmak ve pozitif taraftan bakmak lazım. Ben hiçbir zaman negatifliklere düşmemeye gayret ediyorum. Pandemi döneminde dahi öğrencilerimiz eğitimden uzak kalmadı ve eksiklikleri bir şekilde tamamladık. Önemli olan kendimizi ve etrafımızdakileri negatif etkileyecek söylemlerden uzak durmak. Bu evde de, arkadaş ortamında da, çalışma ortamında da geçerlidir. Pozitif olmak ve olaya iyi tarafından bakmak lazım. Üzerimize düşen elimizden geleni yapmak ve bir şeyler yapanlara destek olmaktır. Akıllı olanlar krizi faydaya, akılsız olanlar faydayı krize dönüştürür” diye konuştu.

Sosyal medyadan okulu açtığımızda mangalları yakacağız dedik ve yaktık
Pandeminin ilk başladığı dönemlerde herkesin kendisini bir anda evde bulduğunu kaydeden Sarıbıyık, “Hafta sonları dışarıya çıkılamadı ve derslere gelinemedi. Farklı şehirlerde farklı ikramlar söz konusu olunca arkadaşlarımızın da bizden bir beklentisi oldu. Biz de sosyal medyadan okulu açtığımızda mangalları yakacağız dedik ve yaktık. Ekip arkadaşlarımıza çok teşekkür ediyorum. Önemli olan birimlerimizin de bunu sahiplenmesiydi. Dış paydaşlarımızın da ciddi katkıları oldu. TEKNOFEST’te yarışan öğrencilerimizin ortaya çıkardığı dronelerle köfte servisi yapılması da bu etkinliklerimizin en güzel ve gurur verici anlarından birisiydi. Kendilerini tebrik ediyorum. Önümüzdeki TEKNOFEST yarışmaları için daha iddialıyız. Diğer bir gruptaki öğrencilerimiz elektrikli aracı yüzde 95 yerli hale getirdiler. İmkân verildiğinde bunu yapabilecek nitelikte olduklarını gösterdiler. Birçoğu da bu alanla ilgili yerlerde çalışmaya başladılar” şeklinde konuştu.

Üniversitedeki dostlar kaybolmayan dostluklardır
Öğrencilere tavsiyelerde de bulunan Sarıbıyık, “Çoğu öğrencimiz üniversite için bu şehirdeler. Bu nedenle öğrencilikle ilgili çalışma ve faaliyetleri ilk sıraya alsınlar. Üniversiteli olmak bir ayrıcalıktır. Ama bu demek değil ki sadece derslere odaklanılsın. Sosyal aktivitelere de önem versinler. İyi arkadaşlıklar geliştirsinler. Üniversitedeki dostlar kaybolmayan dostluklardır. Bu süreç içerisindeki dostlukların çoğu menfaat dışı ve beklenti olmadan gerçekleşen dostluklardır. Uygulama becerisi, bir işi yapabiliyor olmak son derece önemli. Bir işi yapabiliyor olsunlar. İş başa düştüğünde bu ortaya çıkıyor. Üniversiteye hazırlanırken ben bir yıla yakın süre boyunca bir fabrikada aşçılık yaparak 50-60 kişiye yemek çıkarttım. Meslek lisesi mezunuyum ve inşaatla ilgili boya, seramik kaplama ve fayans kaplama gibi birçok işi rahatlıkla yapabilecek durumdayım. Yüksek lisansımı ve doktoramı yurtdışında yaptım. Doktoram uzadı ve bursum kesildi. Eşim var, çocuğum var, İngiltere’de yabancı ellerde yaşıyorum. Ailemin imkânları kısıtlı ve çalışmak zorundayım. Bu süreçte de Türk arkadaşlarımın evlerini boyadım. Kâğıt kaplamasını yaptım. Bir takım restoranlarda çalıştım. Yapabileceğiniz bir iş olmazsa ne yapabilirsiniz ki? O nedenle öğrencilerimiz bu süreci iyi değerlendirsinler. Akıp giden fırsatları iyi değerlendirsinler” ifadelerini kullandı.


Güncel 28.10.2021 16:45:45 0