ISPARTA - Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Tunca Toskay, kriz döneminde bankaların pek sorunlu gözükmediğini belirterek "Peki bankalarımızın sağlamlığı neye dayanıyor? 1999-2002 yılları arasında bankacılık tepeden tırnağa sağlıklı hale getirildi. 1999 Haziran`ında bankalar kanunu çıkarıldı, bankalar özerk hale getirildi" dedi. Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Tunca Toskay, Süleyman Demirel Üniversitesi öğrencilerine "Ekonomik Kriz ve Türkiye" konulu bir konferans verdi. SDÜ Prof.Dr. Lütfü Çakmakçı Kültür Merkezi`nde gerçekleştirilen konferansa Vali Yardımcısı Tayyar Şaşmaz, Rektör Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar, dekanlar, öğretim üyeleri, öğrenciler ve çok sayıda davetli katıldı. Konferansa konuşmacı olarak katılan Prof.Dr. Tunca Toskay, küresel finans krizini ortaya çıkaran nedenleri, krizin gelişimi ve etkisini, dünyada krize karşı alınan önlemleri, Türkiye`de mevcut ekonomik durumu, krizin Türkiye ekonomisine muhtemel etkileri ile bu konuda alınması gereken önlemleri anlattı.Ciddi bir finansal krizle dünyanın ve Türkiye`nin sarsılmakta olduğunu söyleyen Toskay, krizin nasıl çıktığından bahsetti. Toskay, konuşmasında "Getiri dengesizliği sebebiyle yatırdıkları parayı, kazandıkları parayla karşılaştıran kişiler bu getiri dengesizliğinden dolayı mutsuz oldu" dedi. Kurumların bu yüzden riski ve getirisi yüksek fon arayışına girdiğini belirten Toskay, şunları söyledi: "Bu eğilim özellikle konut piyasasına yansıdı. Konut arzı yükselince fiyatlar aşağı seyretti. Amerika Birleşik Devletleri`nin (ABD) finans piyasasında doygunluk başlayınca riskli hedef kitlelerine yani istikrarlı geliri olmayan kitlelere de kredi açmaya başladı. Ancak bu gruplar aldıkları kredileri ödeyemeyince bu konutları nakite çevirmeye yöneldi. Satışa çıkarılan konutlar ülkede konut fazlalığını ortaya çıkardı ve konut fiyatları düştü bu da finans kuruluşlarının zarar etmesine neden oldu." Küreselleşme kavramını tanımlayan Toskay, küresel sermayenin türettiği türev ürünlerinin yaygınlaşması ve finans kurumlarının aktiflerinde bulunmasının küreselleşmeyi Amerika Birleşik Devletleri`nin sınırlarından çıkarıp tüm dünya geneline yaydığını söyledi.Bugün dünya finans ekonomisinin kilitlendiğini belirten Toskay, sözlerine şöyle devam etti: "Dünyada reel ve sanal ekonomi arasındaki bağ koptu. Aralarında tutarlı bir ilişki kalmamış ve dengesizlik ortaya çıkmıştır. Dünya bu yüzden 24 saat kapanmayan bir kumarhaneye dönmüş durumdadır. Bu kadar büyük bir denetimsizlikle akıl almaz şeylerle karşı karşıya kalındı. Bankalar birbirlerini fonlayamadığı için dünya finans sektörünün adalelerine kramp girmiş durumdadır. Bu krampı mutlaka açmak lazım."ABD`DE BU YIL 17 BANKA BATTI Dünyanın en büyük ekonomisi olan ABD`de yaşanan ekonomik krizin kurumlara nasıl yansıdığını ele alan Toskay, şunları söyledi: "ABD`de bazı kurumlar battı, bazılarına el konuldu, bazıları diğer kurumlarla birleştirildi. Ağustos 2007`den Ekim 2008`e kadar ABD`de batan banka sayısı 19. Bunun 17`si bu yıl içerisinde batmıştır." Bu durumun ekonomiye olan zararını ölçemediklerini belirten Toskay, konuşmasına şöyle devam etti: "14 trilyon dolar Gayrisafi Milli Hasıla kağıtlarda yok olmuş durumdadır. Her gün 10 bin kişi hakkında icra takibi yapılıyor. Bu kriz dünyadaki bütün ekonomileri olumsuz etkileyecek. Dünyadaki finans piyasaları bu kadar büyük bir çalkantıda iken reel piyasaların etkilenmemesi mümkün değil."TÜRKİYE`DE EKONOMİK KRİZİN NEDENLERİ Türkiye`deki krizin son durumuna değinen Toskay, finans ve yatırım bankalarının son derece zor durumda olduğunu söyledi. Finans sektöründe yatırım bankalarının çok ciddi tehlikelerle karşı karşıya olduğunu anlatan Toskay, şunları söyledi: "Türkiye ekonomisi nasıl bir ekonomik tabloyla karşı karşıya kaldı? Öncelikle buna bakmamız lazım. 2004 yılından 2008 yılının ilk çeyreğine 6.7, ikinci çeyrekte 1.9 ortalama 4.2 oranında büyüme hızı arttı. Büyüme oranı istikrarlı bir şekilde düşmektedir. Ekim ayı itibariyle Türkiye`deki enflasyon oranı hedefi yüzde 4 iken şu an yüzde 12 seviyelerinde. Yıllarca 8-10 aralığında değişen oranlar şimdi çift haneli rakamlara ulaşmıştır. Ulaşılmak istenen hedefin 3 katı bir enflasyon değeri ortaya çıkmıştır." Toskay, Türkiye`nin cari açığı 2008 yılına kadar 48 milyar dolar iken 2008 yılında bu rakamın 47.445 milyar dolar olduğunu ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü: "Sadece 2008 yılında verilen cari açık 82 yılda verilen cari açıktan fazla. Ekonomideki daralma işsizliği artırmıştır. Türkiye 2002-2007 yılları arasında büyüme göstermiştir. Ancak bu büyüme istihdama yansımamıştır. Bu büyümenin temeline inilip analiz edilmesi lazım. Çünkü; ihracata değil ithalata yönelik büyüme geliştiriliyor. 2008 bütçemiz makyajlı bir bütçedir. İşsizlik fonundaki paralar, gelirler kısmına verilerek bütçe şişirilmeye çalışılıyor. 2006 yılında bütçe açığımız 4.4 milyar YTL iken, 2008 yılında bütçe açığı 13.8 milyar YTL`ye çıktı. Türkiye`nin kuruluşundan 2002 yılına kadar toplam iç ve dış borcu 221.3 milyar dolar iken 2008 yılının ikinci çeyreğinde toplam borç 521.1 milyar dolar olmuştur. 300 milyar dolarlık bir artış söz konusudur." TÜRKİYE`DE REEL SEKTÖR BİR DURGUNLUK İÇİNDE Türkiye`de reel sektörün iki yıldır bir durgunluk içinde olduğunu söyleyen Toskay, konuşmasına şöyle devam etti: "Türkiye`de yatırım bankacılığı gelişmiş bir durumda değil. Bankalar pek sorunlu gözükmüyor. Peki bankalarımızın sağlamlığı neye dayanıyor? 1999-2002 yılları arasında bankacılık tepeden tırnağa sağlıklı hale getirildi. 1999 Haziran`ında bankalar kanunu çıkarıldı, Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurulu kuruldu. Bankalar özerk hale getirildi." Toskay, mali sektörün dış borçlarını ödemesinin zorlaşacağını söyledi.Türkiye`de döviz kurunun 1.2`lerden 1.60`lara çıktığını anlatan Toskay, şunları söyledi: "Son iki ayda yüzde 25`lik bir devalüasyon söz konusu. Faizlerde yukarı doğru bir çıkış başladı. Türkiye`nin ciddi bir ekonomik dengesizliği 2 yıldır sürüyor. Türkiye dünya finans krizinden ani bir şekilde etkilenmedi çünkü Türkiye krizin içine belli bir süreden beri girmiş durumdaydı yani kriz üstüne kriz geldi diyebiliriz." Bundan en fazla otomotiv, demirçelik, tekstil, giyim ve sanayi sektörlerinin etkilendiğini anlatan Toskay, şöyle konuştu: "Krizden kurtulmak için ya da en az zararla bu durumdan çıkmak için kamu ve özel sektör arasında devamlılığı olan bir kriz komitesi oluşturulmalı. Bu Türkiye`nin çabuk ve doğru kararlar almasını sağlayacaktır. Türkiye gerekli yasal düzenlemelere gitmeli. Hükümet önümüzdeki dönemde mali disiplini geliştirmeli ve seçim harcamalarına kısıtlı bütçe ayırmalıdır. Eğer seçim harcamalarına ağırlık verirse, ekonomik kriz çok derinleşir ve tedavisi mümkün olmayan hastalıklara neden olur."Finans sektöründeki herhangi bir bunalıma karşı elimizde hazır bir paket bulundurmak gerektiğini anlatan Toskay, sözlerini şöyle tamamladı: "İstihdamı ve üretimi artırmalıyız. Üretmeden kalkınamayız ancak üretmek her ne pahasına olursa olsun üretmek değildir. İç ve dış pazarda katma değeri yüksek rekabet gücü olan üretim yapmalıdır. Eğer üretim bu şekilde yapılmazsa bayrak, her zaman olduğu gibi dalgalanır ama ekonomik sömürge olmaktan kurtulamaz."Konferansın sonunda Rektör Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar, Toskay`a çiçek ve Seramik Araştırma ve Uygulama Merkezi tarafından yapılan seramikten yapılmış minyatür Atatürk heykeli takdim etti.