TSK Güçlendirme Vakfı Genel Müdürü Piyade: “İşimiz savunma”

TSK Güçlendirme Vakfı Genel Müdürü Piyade: “İşimiz savunma”

TSK Güçlendirme Vakfı Genel Müdürü Piyade: “İşimiz savunma”

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) Güçlendirme Vakfı Genel Müdürü Emekli Tümgeneral Sadık Piyade, “Vakfa bağlı 61 şirketimiz var. Bunlardan 6 tanesinin sahibiyiz, diğerlerinin ortağıyız. Bağışçı sayımız son 4 yıl içerisinde çok ciddi miktarda arttı. Tamamıyla işimiz bizim savunma sanayiidir. Bizim diğer vakıflarla bir bağımız yok” dedi.
Türk Silahlı Kuvvetleri Güçlendirme Vakfı’na yüklü miktarda bağışta bulunan Samsunlu Hasan Ali Uçan’a Vakıf Genel Müdürü Emekli Tümgeneral Sadık Piyade tarafından madalya verildi. Türkiye’nin savunma sanayi alanında faaliyet gösteren ve kanunla kurulan tek vakfı konumunda olan TSK Güçlendirme Vakfı’nın binlerce bağışçısı bulunuyor. Alınan bağışlarla sadece TSK’nın savaş gücünü artırmak amacıyla faaliyetlerini yürüten vakıf her geçen gün büyüyor. Samsun’da yaşayan Hasan Ali Uçan da vakfa yüklü miktarda bağış yaptı. Bu bağış sonucunda Ankara’dan gelen Vakıf Genel Müdürü Emekli Tümgeneral Sadık Piyade, Hasan Ali Uçan’ı evinde ziyaret ederek madalya ve hediye takdim etti.

“Suriyeli bir bağışçımız 20 milyon (trilyon) lira bir bağış yaptı”
Ziyarette konuşan Vakıf Müdürü Sadık Piyade, “En önemli görevimiz Türk Silahlı Kuvvetleri’nin savaş gücünü artırmak amacıyla milletle bir gönül bağı kurarak, onların maddi manevi desteğini almak. Bu maddi ve manevi destekler sonucunda havuzda toplanan bu katkılar projelere aktarılmaktır. Samsun’a gelişimin çok önemli bir özelliği vardır. Samsunlu hemşerimin böyle bir bağışta bulunması benim buraya gelmemde önemli bir vesile olmuştur. Türk Silahlı Kuvvetleri Güçlendirme Vakfı kendine özel kanunları olan, tüzel kişiliği olan bir vakıftır. Tamamıyla bu vakıf bağışlarla kurulmuştur. Sağ olsun bizim milletimizin hem gönlü zengin hem de bazılarının cebi de zengindir. Buraya geliş nedenlerimizden biri bize çok ciddi bağış yapan, katkı sağlayan Hasan amcamızı görmektir. Onu tanımak, madalyasını takdim etmek ve o gururu beraber yaşamak için ben buradayım. Hiçbir zengin bağışçımız yok. Bizim genellikle bağışçılarımız fakirdir. Eskileri görmüş yaşamış kişilerdir. Bir vatan, millet, Sakarya aşkıyla rüyasında dahi vatanı gören kişilerdir. Suriyeli bir bağışçımız vardı. 20 milyon (trilyon) lira bir bağış yaptı. ’Bir vatanımı kaybettim, ikinci vatanımı kaybetmek istemiyorum’ dedi. Hasan amcanın bütün işi gücü, takip ettiği savunma sanayii ve vatan millet aşkıdır. Biz de bu bağışçılarımız sayesinde çok büyüdük" diye konuştu.

160 ilave bağışçı
Yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi veren Piyade, "Şu anda vakfa bağlı 61 şirketimiz var. Bunlardan 6 tanesinin sahibiyiz, diğerlerinin ortağıyız. Bağışçı sayımız son 4 yıl içerisinde çok ciddi miktarda arttı. 30 yılda bağışçı sayımız 28 bin iken, son yılda 160 bin kişi ilave yaptık. Bu çok ciddi bir rakamdır. Vakfımızın 5 tane ana gelir kaynağı vardır. Bunlardan bir tane şu anda Hasan amcamızın bağışlamış olduğu direkt bağışlarımızdır. İkinci yine bağış yapılan emlaklarımız var. Onların emlak ve kira gelirleridir. Üçüncüsü bankada paramız var. Onun finans geliri. Diğer önemli bir gelirimiz de İDEF diye savunma sanayi fuarımız var. İDEF’in sahibi vakıftır. İki yılda bir yaparız. Onlardan almış olduğumuz gelirleri biz bir havuza atarız. Havuzdaki bu gelirlerle biz her yıl Milli Savunma Bakanlığı ile bağlantı kurarız. Bakanlıktan projeler verilir, o projelerin ödemesini biz üsteleniriz. Sıcak para ile hiç ilgimiz yoktur. Şu anda belki bu seneki paralar ile Atak alacağız, insansız hava aracı alacağız. Bizden isteyecekler, biz de onu karşılayacağız veya yurt dışından başka bir silah getirttireceğiz. Tamamıyla işimiz bizim savunma sanayiidir. Bizi diğer vakıflarla karıştırıyorlar. Mesela Mehmetçik Vakfı, Elele Vakfı veya Dayanışma Vakfı ile. Onlarla bizim bağlantımız yok. Onlar sosyal ve dayanışma vakfıdır, biz savunma sanayii alanında faaliyet gösteririz. Şu anda da Sayın Cumhurbaşkanımızın rahatlıkla konuşması, ‘bunu yaparız, ederiz’ demesindeki en büyük güvence kaynağı vakıf ve vakfa bağlı ortaklardır" şeklinde konuştu.
Hasan Ali Uçan ise, "Benim param çok kıymetlidir. Çünkü ben parayı elma şekeri satarak öğrendim" ifadelerini kullandı.
Hasan Ali Uçan hakkında bilgi veren Avukat Süleyman Akoğlu, "Hayata eksiden başladı. Hayata adımını attığı zaman ölümler nedeniyle hayatta yalnız kaldı. Güvendiği dağları vardı, evlendiği ailesi vardı, kayınpederleri vardı. Tabiri caizse sekte vurdu. Hasan Bey’in gönderdiği paraları kendi özel nedenleriyle kullanaraktan Hasan Bey’i sıfıra çıkarmaya çalıştılar. Ancak çok kıymetli param dediği parayı kendisi tırnaklarıyla yurt dışında, Almanya’da kazandı. Kazandıktan sonra bunu ülkesinde, ülkesinin Türk Silahlı Kuvvetleri’nde yardım etmek bakımından hazırladı ve teslim etti. Kendisi saf görünüşlü, Karadeniz insanının süper zeki bir örneğidir. Kendisi bu desteği gönülden isteyerek yapmıştır" açıklamasında bulundu.
Ziyaret toplu fotoğraf çekimi ile son buldu.


Güncel 7.07.2021 15:48:17 0