İSTANBUL (AA) - TürkTraktör'ün "premium markası" Case IH, yeni traktör serisini iç pazarın yanı sıra dünya çiftçileri ile de buluşturuyor.
TürkTraktör'ün açıklamasına göre, Case IH Farmall A Serisi traktörler, "Türkiye'nin ilk yerli yarı otomatik şanzımanlı traktörü" olarak 2019'dan beri çiftçilere sunuluyor.
Case IH'nin son 5 yılda pazara sunduğu 7 yeni seri arasında yer alan bu traktörler, Farmall M serisi olarak, dünyanın tarımdaki öncü pazarlarına ihraç edilmeye başlanıyor.
Yılın 9 ayında gerçekleştirdiği satışla Türkiye pazarındaki payını büyüterek yüzde 6,6'ya taşıyan Case IH, özel tasarımları, yüksek performansı ve teknolojiyi bir arada sunan ürünleriyle dünyanın farklı ülkelerindeki pazar payını da artırmayı hedefliyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen TürkTraktör Genel Müdürü Aykut Özüner, yerli üretim ve 130'dan fazla ülkeye gerçekleştirdikleri ihracatla ekonomiye katkı sağlamaya devam ettiklerini bildirdi.
Özüner, "Türkiye'nin ilk yerli yarı otomatik şanzımanlı traktörlerini Case IH Farmall M serisiyle dünya tarımının hizmetine sunarken, hem yerli üretimin hem de ihracatımızın gücünden aynı anda yararlanıyoruz." ifadesini kullandı.
- "Türkiye'de üretilen traktörler, Case IH'nin dünya pazarlarındaki payını da artıracak"
Aykut Özüner, yarı otomatik şanzıman teknolojisinin her türlü tarımsal faaliyete uygun vites seçenekleriyle büyük bir kullanım kolaylığı sunduğunu aktararak, şunları kaydetti:
"Böylelikle çiftçiler hem zamandan hem de yakıttan ciddi tasarruf sağlarken, güçlü hidrolik donanımlar ile de en ağır tarımsal ekipmanları bile yüksek verimde kullanabiliyorlar. Bu teknolojiyi yerli üretim olarak dünya tarımının en büyük ve önemli bölgelerinin başında gelen Asya, Afrika, Orta Doğu ve Meksika gibi pazarlara sunmak ise bizler için daha da anlamlı."
Özüner, bu segmentte Case IH'nin Güney Afrika ve Meksika pazarlarında önemli paylara sahip olduğunu ve Farmall M ile sunulan yeni opsiyonlarla markanın gücünü daha da artıracaklarını vurguladı.
Planlanan ihracatla Case IH Farmall M serisinin 2020'de kendi segmentinde Güney Afrika'daki pazar payını artırmaya destek olmayı hedeflediklerini aktaran Özüner, "Ar-Ge ve üretim gücümüzden daha fazla yararlanarak önümüzdeki yıllarda da sadece yurt içinde değil, dünya pazarlarında da etkinliğimizi daha yukarı seviyelere taşıyacağız." değerlendirmesinde bulundu.