Sürdürülebilir bir dünya için düzenlenen Sıfır Atık Festivali’nde konuşan ünlü Şef Mehmet Yalçınkaya, “Yüzde yüz arkasındayım, dilim ürüne geçmek zorundayız. Artık aileler küçüldü evde üç ya da dört kişiyiz. Dilim ürün satın almak bizim fakir olduğumuzu parasız olduğumuzu göstermez” dedi.

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, israfın önlenmesini, kaynakların daha verimli kullanılmasını, atık oluşum sebeplerinin gözden geçirilerek engellenmesi gibi konuları kapsayan Sıfır Atık Festivali düzenledi. Festivalin ikinci gününde gerçekleştirilen söyleşiye ünlü Şef Mehmet Yalçınkaya katıldı. Mehmet Şef, mutfakta sıfır atık konusundaki püf noktaları anlattı.

“Pişirme tekniklerimizi acilen değiştirmemiz lazım”
Dünyada en çok israf edilen ürünlerin başında meyve ve sebzeler geldiğini belirten Şef Mehmet Yalçınkaya, “Doğru satın alma sonrası ürünlerin saklama koşulları bizim için çok önemli. Gençlerden rica ettiğimiz şey şu lütfen gençler artık buzdolabını elleri ile kapatsınlar. Özellikle annelerden en çok duyduğumuz şey buzdolabının kapağının doğru kapatılmadığı ciddi anlamda ısı kaybına uğradığı ve ürünlerin çürüdüğü. Bu size çok komik gelebilir ama gidin 10 tane anne ile konuşun 7 tanesi size çocuklarının buzdolabını doğru kapatmadığını söyleyecektir. İkincisi salatalık ve patlıcan kesinlikle buzdolabına girmemeleridir. Patates kesinlikle yıkanmamalıdır. Bazı ürünleri öyle yanlış temizliyoruz ki daha buzdolabına girmeden ürünü elden çıkartmış oluyoruz. Kök sebzelerin kökleri kesinlikle kesilmelidir. Yemekler kesinlikle çelik tencere ile saklanmamalıdır. Yemekler çelik tencere ile pişirilebilir fakat daha ince ve kolay ısı geçirebilen ürünler ile saklanmalıdır. Pişirme tekniklerimizi acilen değiştirmemiz lazım. Her şeyi bir yağ ile yapamayız. Kızartma yağı kızartmalarda kullanılmalıdır. Son dönemlerde görüyoruz ki özelikle çiçek yağı aşırı kızartmalarda kullanılıyor. Çabuk yandığı için alternatif kızartmalık yağlara geçilmesi gerekiyor, benim şahsi düşüncem. Bugün en çok bunlara dikkat çekmek istedik” dedi.

“Dilim ürüne geçmek zorundayız”
İsrafın giderek arttığına vurgu yapan Mehmet Şef, “Bir diğer konu ise yüzde yüz arkasındayım, hiç umurumda değil, dilim ürüne geçmek zorundayız. Artık aileler küçüldü evde üç ya da dört kişiyiz dilim ürün satın almak bizim fakir olduğumuzu parasız olduğumuzu göstermez. Ben 8 yıl Almanya’da yaşadım. 8 yıl önce Almanya’da dilim avokado, bal kabağı, kavun karpuz satıldığını gördüm bunun sebebi parasızlık değil insanlar evde az kişiyle yaşıyorlar. Ben kendi evimden örnek vereyim biz bir karpuz alıyoruz 3 dilim yeniyor herkes çalıştığı için geri kalanı çöpe gidiyor. Dolaysıyla bal kabağı, kavun, karpuz Türkiye’de acilen ve acilen marketler doğru saklama koşullarında dilime geçmeliler. Üçüncüsü yemeklik sosluk ürünlere çok uzaktan bunlar çürümüş diye bakmamak gerekiyor” diye konuştu.

“Doğru satın alma, doğru saklama, doğru kullanma ve doğru tüketim”
Konuşmalarına devam eden Mehmet Şef, “Doğru satın alma, doğru saklama, doğru kullanma ve doğru tüketim bunların hepsi bir araya gelmesi gerekiyor. Biz sadece yemeği konuşabildik plastiğe ve kağıda hiç geçmedik. Bu günün konusu bence kebap öncesi verilen salatlar tekrar düzenlenmeli isteyen isteğini seçebilmeli her şey masaya gelmemelidir. Serpme kahvaltıda 30-60 çeşit değil 12 çeşitte inilmeli bunlar sadece benim bu konulara dikkat etmek için vermiş olduğum sloganlarım daha konuşacak birçok şey var. Ama şuanda bunlara dikkat etsek yeterli” şeklinde konuştu.