Tarih: 04.04.2022 10:26

Uzmanlardan iyi huylu prostat büyümesi uyarısı

Facebook Twitter Linked-in

Özellikle 40 yaşın üzerindeki erkeklerde görülen ve idrar yolu enfeksiyonu ile karıştırılan prostata dikkat çeken uzmanlar, 40 yaşın üzerinde her erkeğin sıkıntılar olsun ya da olmasın, yılda bir kere mutlaka doktor kontrolüne gitmesi gerektiği konusunda uyarılarda bulundu.
40 yaşına gelen erkek hastaların, sorun yaşamasalar dahi prostat muayenesi olması gerektiğini söyleyen OFM Antalya Hastanesi Üroloji Uzmanı Op. Dr. Saygılı; iyi huylu prostat büyümesinin çeşitli semptomlarla kendini gösterdiğine dikkat çekti. Gece boyunca idrara sık çıkma, idrar yaparken zorlanma, idrar tazyikinde azalma gibi sorunların; kişinin yaşam kalitesini düşürdüğünü söyleyen Op. Dr. Burak Saygılı, “Prostat büyümesi genellikle iyi huylu bir tümör olarak büyüme şeklindedir. Bu nedenle kişiler genellikle işeme ile ilgili sorunlarla karşılaşınca bir doktora başvurmaktadır. Belirtilerin meydana gelmesi iyi huylu prostat büyümesinde sosyal yaşamı etkileme dışında önemli bir sağlık sorununa yol açmayabilir. Ancak derecelendirilen şikâyetler hafif, orta ve şiddetli olarak sınıflandırılır. Prostat muayenesi, kan testleri ve gerektiğinde yapılan prostat iğne biopsisi ile iyi huylu olduğu düşünülen prostat büyümesinde, şikayetlerin derecesine göre hastaların takibi, ilaçla ya da cerrahi ile tedavisine karar verilmektedir” dedi.

“İdrar yolu enfeksiyonu ile karıştırılıyor”
İdrar yolu enfeksiyonu ile prostat hastalıklarının semptomlarının birbirine çok benzediğini söyleyen Üroloji Uzmanı Op. Dr. Burak Saygılı, bu iki hastalığın ayrımının, iyi gözlemlenerek tespit edilmesi gerektiğine dikkat çekti. Birçok hastanın tedaviye geç başvurduğunu söyleyen Op. Dr. Saygılı, “Prostat kanserindeki klinik belirtilerin hafif ya da şiddetli şekilde oluşması, kanseri tamamen kontrol edecek tedavinin yapıldığı erken evrenin geçirilmiş olduğu dönem anlamına gelebilir. Birçok hasta, yaşadıkları sıkıntıları önemsemeyerek tedaviyi geciktiriyor. Bu nedenle 40 yaşın üzerinde her erkeğin, yukarıda belirtilen sıkıntılar olsun ya da olmasın, yılda bir kere mutlaka doktor kontrolüne gitmesi gerekiyor. I. derece akrabalarında prostat kanseri olan kişiler, 45 yaşından itibaren her yıl prostat muayenelerini yaptırmalılar” diye konuştu.

“Medikal tedavi sonuç vermezse ne olacak?”
Üroloji Uzmanı Op. Dr. Burak Saygılı, iyi huylu prostat büyümesi hastalığının tedavi seçenekleri hakkında bilgiler verdi. Op. Dr. Burak Saygılı, “BPH tedavisinde ilk basamak mutlaka medikal tedavi olmalıdır. Medikal tedaviden beklenen sonuç alınamıyorsa ya da tedaviye rağmen iyileşmiş olan belirtiler zamanla tekrar meydana geliyorsa artık farklı tedavi alternatifleri gündeme gelir. İlaç tedavisinde prostat içindeki kasları gevşeten ve idrarın akımına bir pasaj sağlatan ilaçlar buna ek olarak prostatın hacminde azalmaya yol açan ilaçlar kullanılmaktadır. Bunun yanında içinde sabal ekstresi denilen bir bitki ekstresi de medikal tedavide rahatlıkla kullanılabilir. Laparoskopik ve Robotik cerrahi 200 gram üzerindeki prostat büyümelerinde gündeme gelebilir. Günümüzde 200-300 gram prostatlarda Holmium lazer ile HoLEP prostat ameliyatı hızlı iyileşme, kısa sonda kalış süresi ile daha çok tercih edilmektedir” şeklinde konuştu.

“Prostat iltihabının tedavisi uzun sürüyor”
Üroloji Uz. Op. Dr Burak Saygılı, kronik prostat iltihabının oluşturduğu sorunlara da dikkat çekti. “Prostattaki iki hastalık dışında, prostat bezinin, özellikle genç erkeklerde görülen, kronik prostat iltihabı olarak bilinen bir hastalığı daha vardır. Sık sık idrar yapmak, testislerde ya da penis kökünden makata doğru yayılan dolgunluk hissi ya da künt ağrı ve meni boşalırken sızlama, yanma hissi, sözünü ettiğimiz kronik prostat iltihabının belirtileri arasındadır” diyen Op.Dr. Saygılı, “Mikroplara bağlı oluşan bu kronik enfeksiyonu uzun süreli antibiyotik tedavisi ile kontrol etmek mümkün iken, mikroplara bağlı olmayan iltihaplanmanın tedavisi daha uzun sürebilmektedir. Bazı durumlarda BPH ile prostat iltihabı beraber olabilir ve iltihap prostat belirtilerini alevlendirir. Bu nedenle yukarıda belirtilen ilaçların tedavisine uzun süreli antibiyotik ve antienflamatuar ilaçlar eklenebilir” ifadelerini kullandı.



Orjinal Habere Git
— HABER SONU —