Vahapoğlu: 1. Kılıçarslan’ın mezarı tapu belgesidir
MHP Bursa Milletvekili Mustafa Hidayet Vahapoğlu, Anadolu Selçuklu Devleti’nin İznik’te tahta çıkan ikinci hakanı 1. Kılıçarslan’ın Diyarbakır-Silvan’da yeri tespit edilen kabrinin bulunduğu alana anıt mezar yapılması istedi.
MHP Bursa Milletvekili, TBMM Milli Savunma Komisyonu ile Güvenlik ve İstihbarat Komisyonu Üyesi Dr. Mustafa Hidayet Vahapoğlu, Bursa tarihi açısından da önem taşıyan bir konuyu Meclis gündemine taşıdı.
TBMM Genel Kurulu’nda söz alan Vahapoğlu, başkenti İznik olan Anadolu Selçuklu Devleti’nin kurucusu Süleyman Şah’ın oğlu Sultan 1. Kılıçarslan’ın 2020’de yeri tespit edilen kabrinin bulunduğu alana Selçuklu mimarisine uygun bir anıt mezar yapılması için harekete geçilmesini istedi. MHP Bursa Milletvekili Mustafa Hidayet Vahapoğlu, şunları söyledi, “Anadolu Selçuklu Devleti’nin Türk ve dünya tarihinde fevkalade önemli yeri olan Sultan 1. Kılıçaslan’ın kabri Diyarbakır’ın Silvan ilçesindedir. Haçlı çapulcularına dünyayı dar eden Sultan 1. Kılıçarslan’ın mezarı kaybedilerek çok sayıdaki tarihi şahsiyetin talihsizliğini yaşamaktadır. Takriben 60 yıl önce bilinen ve ziyaret edilen mezar yeri Diyarbakır Valiliğimizin öncülüğünde ve Dicle Üniversitesi’nin çalışmaları sonucu 2020 yılında belirlenmiştir. Sultan 1. Kılıçarslan’ın defin yeri, kabri Silvan Beşat Kapı Orta Çeşme Parkı’ndadır. Mezarlıkların tapu belgeleri olduğu unutulmamalı, önemli şahsiyetlerin defin alanlarına ise bilhassa önem verilmelidir.”
Vahapoğlu, konuşmasının son bölümünü ise şu cümleyle tamamladı, “Söz konusu alana Selçuklu mimarisine uygun bir anıt mezarın yapılması konusunu Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ve özellikle Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Politikaları Kurulu’nun dikkatlerine getiriyorum.”
Bu arada, MHP Bursa Milletvekili Hidayet Vahapoğlu’nun kabrinin olduğu alana anıt mezar yapılmasını istediği Anadolu Selçuklu Devleti’nin ikinci hakanı Kılıçarslan’ın ömrü savaş meydanlarında geçti. Babası Kutalmış oğlu Süleyman Şah’ın 1086’da Suriye Selçuklu Devleti Hakanı Tutuş’a yenilmesinin ardından Kılıçarslan, Büyük Selçuklu İmparatoru Melik Şah’ın emri üzerine kardeşiyle birlikte İsfahan’a gönderilerek burada göz hapsine alındı. Sultan Melik Şah’ın 1092’de vefatı üzerine de kardeşi Kulanarslan’la birlikte serbest bırakılan 1. Kılıçarslan, Anadolu’dan topladığı orduyla 1092’nin sonlarında Başkent İznik önlerine geldi.
İznik’te tahta çıktı
Bu sırada idareyi elinde tutan Emir Ebülgazi’nin iktidarı kendisine teslim etmesiyle de Anadolu Selçuklu Devleti’nin tahtına çıktı. Başlangıçtaki hâkimiyet alanı sadece İznik ve civarıyla sınırlı görünen 1. Kılıçarslan, dağılmış bulunan devletin birliğini yeniden kurmaya çalıştı. Lakin tam bu dönemde başlayan Haçlı seferleri, İznik merkezli devletin ve Kılıçarslan’ın kaderini değiştirdi.
1096’da ilk haçlı ordusunu bozguna uğratsa da 1. Kılıçarslan, 1097’de haçlıların daha büyük orduyla kuşattığı İznik’i Bizans kuvvetlerine teslim etmek zorunda kaldı. Çaresiz Anadolu içlerine çekilen 1. Kılıçarslan, 1101’deki Haçlı Seferi’nde üç ayrı orduya karşı kazandığı başarılarla Türkleri Anadolu’dan söküp atmak isteyen Haçlı hareketini durdurmayı başardı. İstanbul’dan Suriye’ye giden yolun hem Bizans hem de Haçlı ordularına kapanmasını sağladı.
1. Kılıçarslan, 1107’de Büyük Selçuklu Devleti ile girdiği hakimiyet mücadelesinde Musul Valisi Emir Çavlı’nın komutasındaki orduyla savaşı sırasında atını sürdüğü Habur Çayı’nda zırhlı olduğu için boğularak yaşamını yitirdi. Cenazesi o dönemde Meyyâfârikn ismiyle anılan Silvan’da toprağa verildi ve 1. Kılıçarslan için; sonradan kızı Saide Hanım’ın da defnedildiği “Kubbetü’s-Sultan” isimli türbe yapıldı.