Yangında büyük zarar gören ’Kuş Cenneti’nde büyük risk
Yangında büyük zarar gören ’Kuş Cenneti’nde büyük risk
Samsun’un 19 Mayıs ve Bafra ilçelerinde bulunan Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti’nde yaklaşık 5 buçuk ay önce yanan 93 hektarlık alan yeniden yeşermeye başladı. Prof. Dr. Ali Kemal Ayan, yanan alanda son 5 yıldır saz kesimi yapılmadığına dikkat çekerek, "Deltada kuruyan sazların kesimine izin verilmeli. Çünkü güneş ve cam parçalarının etkisi bile yangınlara sebep olabiliyor" dedi.
UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan, Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti’nde 15 Eylül 2019 tarihin çıkan yangında 93 hektarlık bir alanın zarar görmüştü. Yangının üzerinden 5 buçuk ay geçmemesinin ardından bölgede bulunan juncus adlı bitkiler ve sazlık alan yeniden filizlenmeye başladı.
Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Yetiştirme ve Islahı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Kemal Ayan, bölgede yanan juncus ve sazlık bitkilerinin belirli aralıklarla kesilmesi gerektiğini, kesilmemesi durumunda ekoloji ve iklim şartları ile kuruyan yüksek boylu bitkilerin güneş ve cam parçalarının etkisi ile en ufak bir ihmalde yangınlara sebep olduğunu vurguladı.
"Yüksek boylu bitkiler güneş ve cam parçalarının etkisi ile en ufak bir ihmalde yangınlara sebep oluyor"
Bölge halkının goga diye isimlendirdiği juncus bitkisinin ve sazlıkların kuruduktan sonra kesilmesi ve ekonomiye kazandırılması gerektiğini ifade eden Ayan, "Bu kazanım olmadığı zaman kendi haline bırakıldığında ekoloji ve iklim şartları ile kuruyan yüksek boylu bitkilerimiz güneş ve cam parçalarının etkisi ile en ufak bir ihmalde yangınlara sebep oluyor. Alanı kontrol eden ve ekosistem içerisinde en önemli rol oynayan manda hayvanımız bu gogaları ve sazları tüketebilen tek hayvan onun için alandaki manda varlığını arttırmak ve bu manda varlığı ile insanlarında kontrollü bir şekilde sökümüne müsaade etmek en doğru yöntem. Sürdürebilir kullanım bu bitkilerimize söküm nöbeti uygulayarak bu alanın yarısını sökmek, yarısını bir sonraki yıla bırakmak kaydıyla yörede yaşayan insanlarımız bu gogaları sökebilmelidir. Bunlar da değişik örücülük faaliyetleri yapan veya ihtiyacı olan sektöre bunları taşıyabilmelidir. Bu yöntem esas alınarak yol alınmalıdır. 6 ay önce yanan bu alanımızda görüyoruz ki vejetasyon yavaş yavaş yeşermektedir. Alana yoğun baskı oluşturmadan doğanın kendi gücüyle birlikte kendi kendine eski halini alacaktır. Bu alan belli bir süre korunmalıdır. Kendi haline dönüştükten sonra kontrollü kullanıma açılabilir. Ancak önümüzdeki birkaç yıl bu alana dokunmamak lazım ki bu vejetasyon yeşersin ve eski haline dönsün" diye konuştu.