Osmaniye-TURKEY (Başak Gazetesi) ? Arnavutluk?ta 2004-2006 yılları arasında Askeri Ataşe ve Askeri İşbirliği Koordinasyon Kurul Başkanlığı görevini tamamladıktan tam 4 sene sonra halen üzerinde çalıştığım Enver Hoca Dönemi Arnavutluk(1945-1985) tez araştırmamın bir parçası olarak incelediğim Yakup Kadri Karaosmanoğlu?nun ?Zoraki Diplomat? kitabını sizlere tanıtmak istiyorum.Zoraki Diplomat; özellikle yurtdışında herhangi bir nedenle görev alacak bir insanın gitmeden önce okuması gerekenler lisetisinin bence başında gelen bir kitapdır. Kitapta biryandan Yakup Kadri?nin o yalın ve güzel ama tarafsız anlatımının yanısıra İkinci Dünya Savaşı öncesinde ve sonrasında Balkanlar, Orta Avrupa ve İran?da siyasi ve sosyal hayatı bir filim seyreder gibi önümüze koymaktadır.İletişim Yayınlarının en son 2006 yılında çıkartığı Zoraki Diplamat dokuz bölümden oluşmaktadır. İlk iki bölümünde diplomatlık mesleğine nasıl girdiği ve neden?zoraki diplomat?olduğunu açıklamaktadır.Üçüncü bölümde benim de üzerinde çalıştığım ve bizzat iki sene içinde yaşadığım Arnavutluk?ta ki elçilik dönemini bizlere sunmaktadır. Bu bölümü okurken birçok şeyin hala aynı olduğu , sanki benim dönemimi anlattığı hissine defalarca kapıldım. Arnavutların halk nezhinde hala Türkleri bir kardeş olarak gördüğü, ancak dış politik etkilere maruz kalan üst düzey yöneticilerinin ise onları destekleyen ülkelerin milli çıkarları doğrultusuna göre hareket ettikleri açık olarak ifade edilmektedir ve ben de buna şahit oldum.Prag-Çekoslovakya dönemini anlattığı dördüncü bölümünde; Çekleri yakından tanıma imkanı bulmakla birlikte , Rusların hedeflerini ele geçirmek için herşeyi yapabileceğinin kanıtlarına oldukça fazla rastlanıldığına şahit olunmaktadır.Beşinci bölümde Hollanda?yı bizim bilmediğimiz yönleriyle anlatmakta ve zaman zaman Avrupa siyasetine yön vermelerinin gerisinde yatan Hollanda gücünü yansıtmaktadır. En fazla etkilendiğim ülke İsviçre olmuştur. Karaosmanoğlu iki defa görev yaptığı İsviçre?yi bugünkü politaya da yön verecek şekilde gerçek yönleri ile sunmakta ve onların tarafsız bir ülke olmak için nasıl bir düzen kurduklarını gözler önüne sermektedir. Uluslararası siyasete örnek tekşik edilecek yönler aranıyorsa bu bölüm incelenmelidir.Tahran-İran?I anlatan bölüm ise bir yandan Şark?ın temsilcisi olan İran?I kendi kimliği ile bir yandan da Türklerle olan ilişkilerinin derinliği ile yansıtmaktadır.Hiç sıkılmadan okuyacağınız bu kitabı hafta sonu dünyaya bakış açınıza renk katacağını düşünüyorum. Saygılar sunarım.