Merhaba çok kıymetli okuyucularımız,
Yıl 1995’ti… O dönemlerde Dr. Mahmut Kobaner Pasajı’nın içinde yer alan Başak Gazetesi’nin ofisinde çalışıyordum. Ofisimizin hemen çıkışında ise Osmaniye’nin köklü işletmelerinden biri olan Beyoğlu Lokantası bulunuyordu. Beyoğlu Lokantası, şehrin ilk lokantalarından biriydi ve çoğu zaman yemek molalarımızı orada geçirirdik. Sıcak ortamı, lezzetli yemekleri ve güler yüzlü işletmecileriyle adeta evimiz gibiydi.
Lokantayı işleten Küpeli Ailesi ile o günlerden bu yana çok yakın bir dostluğum oldu. Öyle ki, kendimi bu ailenin bir ferdi gibi hissetmişimdir hep. O yıllarda Adem Küpeli henüz çocuktu. Ancak yaşı küçük olmasına rağmen, lokantada ağabeylerine yardım eder, çalışmaktan geri durmazdı. Aynı zamanda okulunu da aksatmadan devam ettirirdi. Ailesi gibi kendisi de çalışkan, saygılı ve samimi bir yapıdaydı.
Lokantaya her gidişimde Adem yanıma gelir, “Bahri ağabey” diye seslenir ve yanımdan ayrılmazdı. Bu sıcak bağımız, yıllar geçse de hiç kopmadı.
Adem Küpeli, ilerleyen yıllarda üniversite eğitimini başarıyla tamamladı. Eğitimini bitirdikten sonra, girişimci ruhuyla Beyoğlu Yemek Fabrikası’nı kurdu. Bugün bu fabrika, Osmaniye’de entegre yemek üretimi yapan ilk büyük tesis olarak anılıyor. Adem Bey’in vizyoner bakış açısı, işine duyduğu saygı ve kaliteye verdiği önem sayesinde fabrikasında üretilen yemekler hem lezzetli hem de sağlık açısından son derece güvenilir.
Burada altını çizerek belirtmek isterim ki, Adem Küpeli’yi sadece tanıdığım için değil, gerçekten takdir ettiğim için övüyorum. Yaptığı işin hakkını veren, özveriyle çalışan bir isimdir. Bugün Osmaniye’de birçok yerin yemek ihtiyacını karşılayan bu fabrikanın arkasında, çocuk yaşta iş disiplinini öğrenmiş bir adamın emeği vardır.
İş hayatındaki başarısının ardından Adem Küpeli, toplumsal sorumluluk bilinciyle hareket ederek kente farklı alanlarda da hizmet etmeye başladı. Osmaniye Ticaret ve Sanayi Odası yönetimine seçilmesi, ardından Milliyetçi Hareket Partisi’nden Osmaniye Belediyesi Meclis Üyeliğine kabul edilmesi, onun halkla olan güçlü bağının ve güven veren karakterinin bir sonucudur.
Toplumun bir parçası olmak, çoğu insanın hayalidir. Ancak bu hayali gerçekleştirmek emek, kararlılık ve samimiyet ister. Adem Küpeli, bu yönleriyle örnek bir isim oldu. Hem iş dünyasında hem de siyasette adım adım, alın teriyle yükseldi. Benim gözümde, çalışınca her şeyin mümkün olabileceğinin canlı kanıtıdır.
Bugün gençlerimize düşen görev, Adem Küpeli gibi dürüst, çalışkan ve üretken bir çizgi izleyerek hem kendilerine hem de şehirlerine değer katmaktır. Genç yaşına rağmen saygın makamlara ulaşan Adem bey, bu süreçte hiçbir zaman kibirlenmedi, insanlara tepeden bakmadı. Mütevaziliğini, çalışkanlığını ve ağırbaşlılığını daima korudu.
Kendisine bugüne dek verdiği emekler için teşekkür ediyor, bundan sonraki tüm çalışmalarında başarılarının artarak devam etmesini diliyorum.