Fatih Mustafa Olcay


Basit Usule Tabi Mükelleflerin Vergisel Durumu

Basit Usule Tabi Mükelleflerin Vergisel Durumu


193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 46. Maddesinde 47. Ve 48. Maddede belirtilen şartları topluca sağlayan mükelleflerin basit usulde vergilendirileceği hükme bağlanmıştır. Basit usulde ticari kazanç, bir hesap dönemi içinde elde edilen hasılat ile giderler ve satılan malların alış bedelleri arasındaki müspet fark, olarak tanımlanmıştır. Bu fark ise yapılan faaliyetle ilgili olarak Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre alınması ve verilmesi mecburi olan alış ve giderler ile hasılatlara ilişkin belgelerde yazılı tutarlara göre hesaplanmaktadır. Kazançları bu usulde tespit edilenler, kazancın tespiti ve Vergi Usul Kanununun defter tutma hükümleri hariç olmak üzere, bildirme, vesikalar, muhafaza, ibraz, diğer ödevler ve ceza hükümleri ile bu Kanun ve diğer kanunlarda yer alan ikinci sınıf tüccarlar hakkındaki hükümlere tabi olmaktadırlar.Kazançları bu usulde tespit edilen mükellefler, faaliyetlerine ilişkin mal alış ve giderleri ile hasılatlarını gösteren belgeleri ayrı ayrı dosyalarda saklamak zorundadırlar. Bu belgelerin kayıtları, mükelleflerin bağlı bulundukları meslek odalarının oluşturdukları bürolarda tutulmaktadır.

 

            Basit Usule Tabi Olmanın Genel ve Özel Şartları

            Kazancı basit usulde tespit olunan ticari kazanç sahiplerinin; kendi işinde bilfiil çalışması veya bulunması, iş yeri mülkiyetinin iş sahibine ait olması halinde 2022 yılı için emsal kira bedeli, kiralanmış olması halinde yıllık kira bedeli toplamı büyükşehir belediye sınırları içinde 16.000 TL, diğer yerlerde 10.000 TL’yi aşmaması, ticari, zirai veya mesleki faaliyetler dolayısıyla gerçek usulde Gelir Vergisine tabi olmaması gerekmektedir.

            Ayrıca özel şart olarak, küçük işletme sahibi/esnaf olarak kabul edilen basit usul mükelleflerin yıllık alım-satım tutarlarının ve hasılatlarının da yine kanuni sınırları (2022 takvim yılın yıllık alım tutarı 200.000 TL, yıllık satış tutarı 320.000 TL, gayrisafi iş hasılatı 100.000 TL) aşmaması da gerekmektedir. Belirttiğimiz bu şartların bir bütün olarak sağlanması halinde mükelleflerin basit usulde vergilendirilmesi mümkün hale gelecektir.

            Örneğin, kuaförlük faaliyetinde bulunan ve öteden beri basit usule tabi olan mükellef (A), 2021 yılında 35.000 TL kazanç elde etmiştir. Mükellef (A)’nın beyana konu başkaca bir geliri de bulunmamaktadır. Bu durumda, mükellef (A)’nın, 2021 yılında kuaförlük faaliyetinden elde ettiği kazancı gelir vergisinden istisna olduğundan, mükellef (A) yıllık gelir vergisi beyannamesi vermeyecektir.

            Diğer bir örnek olarak, çay ocağı işletmeciliği faaliyetinde bulunan ve kazancı basit usulde tespit edilen mükellef (F), bu faaliyetinin yanı sıra satın almış olduğu ticari taksi ile taksi işletmeciliği yapmaya da başlamıştır. İki ayrı faaliyette bulunulması basit usule tabi olmanın şartlarından olan Gelir Vergisi Kanununun 47 nci maddesinde yazılı “kendi işinde bilfiil çalışmak veya bulunmak” şartının ihlali anlamına geleceğinden, mükellef (F), takip eden takvim yılı başından itibaren basit usulden yararlanamayacak ve kazancı gerçek usulde vergilendirilecektir.

            Basit Usulde Vergilendirilmenin Özellikleri

            Basit usule tabi ticari kazanç sahiplerine 26.10.2021 tarih ve 31640 sayılı Resmi Gazete’ de yayımlanan 7338 sayılı Vergi Usul Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile Gelir Vergisi Kanununa eklenen Mükerrer 20/A maddesi ile getirilen yenilik ile yukarıdaki şartları taşıyan mükellefler artık yıllık gelir vergisi beyannamesi vermeyecekler ve gelir vergisi ödemeyeceklerdir.

            Bununla birlikte; basit usule tabi mükelleflerin özellikleri şunlardır:

            - Defter tutmamaktadırlar,

            - Geçici vergi ödememekte ve tevkifat (stopaj) yapmamaktadırlar. Gelir vergisi tevkifatı yapamayan bu mükellefler, yanlarında çalıştırdıkları işçilerine ücret ödemesi veya kiraladıkları işyerleri için mülk sahibine ödeme yaparken vergi kesintisi yapmadan tutarı doğrudan öderler.            - Basit usule tabi mükellefler satışını yaptıkları emtialar ile ifa ettikleri hizmetler için KDV hesaplamazlar ve her ay verilmesi gereken KDV beyannamesini de vermezler. Satın aldıkları mallar ve yararlandıkları hizmetler için yüklendikleri KDV’leri ise kazançlarının tespiti sırasında gider ya da maliyet olarak dikkate alırlar.

            - İşletmelerinde kullandıkları sabit kıymetleri, kazançlarının tespiti sırasında gider olarak dikkate alamadıkları gibi bunlar üzerinden amortisman da ayıramazlar.

            - Ticari kazançları vergi tarhına esas olmayan basit usule tabi mükelleflerin vergi levhası alma zorunlulukları bulunmamaktadır.

            - Basit usule tabi olmayan diğer ticari kazanç sahipleri gibi satışları sebebiyle belge düzenlemek ve alışları için de belge istemek ve almak zorunda olan basit usul mükellefler bu belgeleri saklamak, muhafaza etmek ve yetkili mercilerce istenilmesi halinde ibraz etmek zorundadırlar.

 

            Basit Usulden Faydalanamayacak Mükellefler

            Gelir Vergisi Kanununun 51. Maddesinde basit usulün hududu tespit edilmiştir ve hangi mükelleflerin basit usulden yararlanamayacakları açıklanmıştır. Basit usule tabi olabilmenin tüm şartlarını sağlamalarına rağmen kollektif şirket ortakları ile komandit şirketlerin komandite ortakları, ikrazat işleriyle uğraşanlar, sarraflar ile kıymetli maden ve mücevherat alım satımı ile uğraşanlar, sigorta prodüktörleri, her türlü ilan ve reklam işleriyle uğraşanlar veya bu işlere tavassut edenler, gayrimenkul ve gemi alım satımı ile uğraşanlar, tavassut (aracılık) işi yapanlar (dayıbaşılar hariç), maden işletmeleri, taş ve kireç ocakları, kum ve çakıl istihsal yerleri, tuğla ve kiremit harmanları işletenler, şehirlerarası yük ve yolcu taşımacılığı yapanlar ile treyler, çekici ve benzerlerinin sahip veya işleticileri, (Yapısı itibariyle sürücüsünden başka ondört ve daha aşağı oturma yeri olan ve insan taşımaya mahsus motorlu kara taşıtları ile yolcu taşıyanlar hariç) basit usulden faydalanamayacaklardır.

            Basit Usul Mükelleflerin Sayısı ve Vazgeçilen Gelir Vergisi Tutarı Aralık 2021 itibariyle sayıları 836.871 olan basit usul mükelleflerin Ocak 2022 itibariyle sayılarında bir artış gerçekleşmiş ve bu sayı 838.128’e çıkmıştır. Sayıca bir hayli fazla olan basit usul mükelleflerden devletin her yıl tahsil ettiği gelir vergisi yaklaşık 235 milyon TL olup bu tutar her yıl tahsil edilen gelir vergisi toplamının sadece binde 1’i teşkil etmektedir. Bütçe gelirleri içerisindeki payı az olmasına karşın sayıca büyük bir mükellef kitlesini teşkil eden basit usule tabi mükellefler artık takvim yılından itibaren gelir vergisi beyannamesi vermeyecekler ve gelir vergisi ödemeyeceklerdir.

            Basit usul mükelleflerinin kanun metninde ve mevzuatta yer alan şartları kaybetmeleri halinde bu durumu bağlı oldukları vergi dairesine bildirmeleri gerekmekte olduğu ve kendilerinden tahsil edilmeyen gelir vergisinin cezalı olarak tahsil edilmemesi açısından önemli olduğu değerlendirilmektedir.

 

  • Cuma 23.4 ° / 11.5 ° Güneşli
  • Cumartesi 26.3 ° / 12.5 ° Güneşli
  • Pazar 26.5 ° / 13.3 ° false