Merhaba, değerli okurlarımız,
Son beş yıldır Osmaniye’de en çok şikayet aldığımız konuların başında, ne yazık ki, kanalizasyon taşmaları geliyor. Neredeyse her gün ortalama 50 civarında şikayetle karşılaşıyoruz. Elbette bu kadar yoğun şikayet arasından tamamını yayınlamamız mümkün olmuyor. İçlerinden seçerek, en dikkat çekenleri kamuoyuyla paylaşıyoruz. Bu noktada bizlere anlayış gösteren okurlarımıza teşekkür ediyoruz.
Şikayetlerin bizlere ulaştığı kadar, belediyeye de ulaştığına inanıyoruz. Ancak anlam veremediğimiz bir konu var: Bu kadar uzun süredir yaşanan bu ciddi soruna neden hâlâ kalıcı bir çözüm bulunamıyor?
Şunu açık yüreklilikle belirtmeliyim ki, biz eleştirileri dile getirdikçe bazı dostluklarımız da sona eriyor. Örneğin, mevcut belediye başkanı Sayın İbrahim Çenet ile 15 yıllık bir dostluğumuz vardı. Bu dostluk, halkın sorunlarını dile getirmemiz yüzünden sona erdi. Ama benim için halkın rahatı, dostluktan da siyasetten de daha önemlidir. Küsen küssün, biz görevimizi yapmaya devam edeceğiz.
Bu yazıyı yazmamın temel sebebi, halkın içinde bulunduğu bu rahatsızlığı duyurmak ve yetkilileri bir kez daha sorumluluğa davet etmektir. Kanalizasyon taşkınları, yaz aylarında daha da büyük sorunlara neden oluyor. Kötü kokular, sinek istilası, hastalık riski ve çevresel kirlilik her geçen gün artıyor. Bu durum çocuklarımızın, yaşlılarımızın ve tüm hemşehrilerimizin sağlığını tehdit ediyor.
Oysa belediyeler, halkın huzuru ve yaşam kalitesini yükseltmek için var olan kurumlardır. Ne yazık ki Osmaniye Belediyesi, bu gibi önemli sorunlara yaklaşım konusunda son derece pasif bir tutum sergiliyor. Bu pasifliğe artık bir son verilmeli. Lütfen yapmayın, etmeyin. Bu insanlar bizim insanımız. Onları mağdur etmek, hizmet etmekle yükümlü olan hiçbir yöneticinin hakkı olamaz.
Eğer kanalizasyon ekipleri yetersizse, personel takviyesi yapılmalı. Eğer araç ve ekipmanlar eksikse, bütçe ayrılarak gerekli altyapı yatırımları derhal gerçekleştirilmelidir. Unutmayalım ki bu insanlar sizlere oy verdi, destek oldu. Karşılığında ise hizmet bekliyorlar, eziyet değil.
Biz bu şehirde hep birlikte yaşıyoruz. Hepimiz Osmaniye’nin huzur içinde, sağlıklı ve yaşanabilir bir şehir olmasını istiyoruz. Bunun için de taşkın gibi görünen ama halkın yaşamını doğrudan etkileyen bu gibi sorunlara bir an evvel kalıcı çözümler üretilmeli.
Saygılarımla,