Dr. Fahrettin Şanal


Çifte Bayram

Çifte Bayram


Bayram (*) ne demektir? Milletin ağzında bir “bayram” lafı dolaşıyor. Aslında bayramın bir tarifi mutlaka vardır. Vardır ama o tarif herkesi kapsar mı, acaba? Dini ve milli bayramları elbette kastetmiyorum. O bayramlar kesinlikle herkesi kapsar. Kapsadığı için de mecburi olarak kutlanır. Yok, yanlış oldu. Mecburi değil, gönüllü olarak kutlanır. O bayramların şuurunda olanlar, dini ve milli bayramları zaten kutlarlar.

Dini ve milli bayramlar zaten kutlanıyorsa benim “bayram” kelimesiyle ne derdim vardır ki? Anlayamadım! Tam da dini (kurban) bayramımızı kutlarken neden “bayram” üzerine yazı yazma gereği duydum, bilemedim! Hem de yazımın başlığına bakın! Çifte Bayram! Yoksa bayram kelimesine başka bir anlam mı yüklemeliyim. Bence de başka bir anlam yüklemeliyim. Hemen de aklınıza halk arasındaki şu söz gelmesin. Neydi o söz? “Deliye her gün bayram!” Yani? Hayatın farkında olmayanlar için her gün bayramdır.

Gerçi efsane Milli Eğitim eski Bakanı merhum Hasan Ali Yücel’in oğlu şair merhum Can Yücel bayrama ayrı bir anlam yüklemiş. 

Sözlerine bakalım;

“Nefes almak bayramdır mesela;

Günün birinde soluksuz kalınca,

Anlar insan.

Görmenin bir bayram olduğunu,

Karanlık öğretir; Sevmeninkini yalnızlık.

Sızlamayan her organ, hele de,

Burun direği bayramdır.

Sevdiklerinle geçen her gün bayramdır.”

Gerçekten öyle midir? İnsanın sevdikleriyle birlikte geçirdiği her gün ona bayram mıdır? Tabi ki bayramdır. Başka bir deyişle mutluluktur. O zaman bayram bu dizelerde huzur veya mutluluk anlamında mı kullanılmıştır? Eğer öyleyse insanlar, diyelim ki dini bayramı kutlarken, başka sebeplerle de bayram yapabilir. O zaman şöyle mi deriz? Bu Kurban Bayramı’nda oğlumuz da askerden gelecek dolayısıyla biz iki bayramı birden başka bir deyişle çifte bayram kutlayacağız. Böyle kendimden değil de nötr örnek vermem de iyi oldu.

Şimdi eski yazılarımı okumuş olanlar, bu Kurban Bayramı’nda, bayram ile ilgili neden yazmadığımı merak edebilirler. Bilirler ki normal de her bayramın anlamına uygun yazı yazarım. Genelde de eleştirel yazılar. Bu yazımda bu kuralı bozdum. Gerçi bir sonraki yazımda yeniden fabrika ayarlarıma dönüp eleştirel yazı yazabilirim.

Bir örnek. Geçen yıl 12.000TL’ye aldığım kurbanlığın aynısına, bu sene aynı Hacı emmim 25.000TL’ye satıyordu! Eşimle beraber aldığımız bayram ikramiyesi, 4000+4000=8000TL. Halbuki ilk ikramiye verildiği yıl birimizin ikramiyesi ile bir kurbanlık almıştık! Neyse herkesin bildiği ve de bizzat yaşadığı bir durumu anlatıp da lafı uzatmayayım. Özetle “El ile gelen düğün, bayram.” diyorum. 

Şimdi bu satırları gören yandaş (!) birisi hocam siyaset yapma diyebilir. En iyisi bayrama mutluluk anlamı yüklemeye devam edeyim. Hatta, Allah herkese en az çifte bayram kutlamayı nasip etsin, deyip yazımı noktalayayım. 

(*) Türk Dil Kurumu, Güncel Sözlüğüne göre “Bayram” kelimesinin üç anlamı;

1. isim Millî veya dinî bakımdan önemi olan ve kutlanan gün veya günler.

2. isim ► şenlik:

      "Üzüm bayramlarının eğlencelerinde bulunmak istiyorum." - Halide Edip Adıvar

3. isim, mecaz Tam ve yoğun bir mutluluk duygusu:

      "Sandalda, gemide bir sevinç, bir bayram, el çırpmalar, gülüşler, yaşalar." - Necati Cumalım bayramlarının eğlencelerinde bulunmak istiyorum." - Halide Edip Adıvar 3. isim, mecaz Tam ve yoğun bir mutluluk duygusu: "Sandalda, gemide bir sevinç, bir bayram, el çırpmalar, gülüşler, yaşalar." - Necati Cumalı

  • Çarşamba 34.4 ° / 15.8 ° Güneşli
  • Perşembe 35.2 ° / 18.1 ° Güneşli
  • Cuma 32.9 ° / 16.9 ° Güneşli