Dr. Fahrettin Şanal


“Derman arardım derdime, derdim bana derman imiş”

“Derman arardım derdime, derdim bana derman imiş”


Yazımızın başlığı bir İlahinin ilk cümlesidir. Şiirin tamamını köşemize almadık. Niyazi Mısri’ye ait olan sözleri, sözlerin taşıdığı derin anlamı açıklamaya çalışmayacağız. Zaten çalışsak da açıklayamayız. Bu bizi aşar. Çünkü tasavvuf edebiyatına ait bir eseri bir İngilizce öğretmeni nasıl açıklasın? Haddini bilsin, değil mi?

Bu arada tasavvuf nedir ki? “Bir diğer adı sufilik olan tasavvuf; insan ile Allah ilişkisini bir bütünlük içerisinde açıklayan, Allah’a ona olan aşk ile ulaşma çabası içeren dini ve felsefi bir düşüncedir. (Tanım Netten alıntıdır.)

Bu tanımı gördükten sonra bir İngilizceci haddini bilsin demekle, ne kadar haklı olduğumuzu gördünüz. Öyleyse bu başlığı neden attık? Kendi gündelik hayatımıza uyarlamak için olabilir mi? Neden olmasın? Şimdi soralım, derman aradığınız dertleriniz var mı? “Olmaz olur mu?” dediğinizi duyar gibiyiz.

Mesela, ne gibi dertler? İş hayatı, eğitim hayatı, geçim derdi, ailevi meseleler, hastalıklar, çocuklar, kardeşler, anneler babalar, nineler dedeler vesaire, birçok konuda insanların sıkıntıları, dertleri olabilir. Örneklendirelim. Örneğin işsiz bir insanı düşünelim. Onun derdi uygun bir iş bulabilmektir. Bir öğrenciyi ele alalım. Bir öğrencinin derdi ne olabilir ki? Herhalde iyi bir üniversitede istediği bölümü kazanmaktır. Benzeri soruları diğer konulardaki dertler için de sorabiliriz.

Konumuzu biraz daha somutlaştıralım. Diyelim ki bir okulda öğretmensiniz. Bir öğretmenin ne derdi olabilir? Öğrencilerle, velilerle ve de Okul İdaresiyle sıkıntıları/dertleri olabilir! Öğrencileri tembel, velileri ilgisiz ve Okul Yönetimini de beceriksiz bulabilir mi? Bulabilir. E haydi bakalım, bütün bu dertlerin çözümünü nasıl bulacak? Bir eğitimci bu sıkıntıların üstesinden gelebilir mi?

Çok zor bir soru gibi görünse de, evet, bir öğretmen bu tür dertlerin üstesinden gelebilir. Hani bir söz, var ya “Zoru başarırız, imkansız zaman alır.” diye. O sözdeki gibi biraz zaman alsa da bir öğretmen dertlerin üstesinden gelebilir.Nasıl? Elbette mücadele ile!

Öncelikle dertleri tanımlayacak. Bir yerde dertlere teşhis koyacak. “Öğrencilerle ilgili derdim nedir? Velilerimle sıkıntılarım nelerdir? Okul yönetimiyle ne gibi sıkıntılar var?” türünden sorgulama yapacak. Bir şekilde eleştirel düşünme yeteneğini ortaya koyacak. Sonra dermanı/çareyi/çözümü arayacak. Gerisi kolay.

Bu dertleri çözmeye çalışması bir öğretmenin hayatına anlam katar. O mücadele ruhu kişiyi hayata bağlar. Bir başka deyişle o dertler, bir insanı güçlü kılar. Güçlü kılar deyince, aklımıza bir beyit geldi. İlk satırın son kelimesini değiştirerek( “acın” yerine “derdin” diye) okuyalım.

 

  “Huzurun olmalı biraz, ve seni güçlü kılacak kadar derdin.

   Biraz garip ama, bazen kimseye aldanmayacak kadar taş kalpli olmalısın.”

 

Yoksa insanı güçlü kılan acı/dert/tasa/sıkıntı ise, dert aynı zamanda insan hayatı için derman olabilir mi? Bu kanaata varırken tasavvufu hiç karıştırmadık. Sadece değişik bir bakış açısı olarak sunmak istedik.

Bu kanaatimizi destekleyecek bir öğretmen örneği yeterli olmadıysa bir başka örnek daha verelim. Nüfus kağıdına göre yaşı büyümüş olsa da, kendisi hiç büyümeyen çocuk sahibi aileleri düşünelim. Burada dert nedir? Çocuk özel bir çocuk! Yani bakıma muhtaç. Yani birisinin yardımı ve desteği olmadan hayatını idame ettirmesi mümkün olmayan bir çocuk! Burada kast edilen, sadece öz bakımını yapamayan çocuklar değil. Tüm özel çocuklar!

Eyvah, biz ne yaptık yahu? Şimdi bütün özel eğitim ve bakıma muhtaç çocuk sahibi aileler bize kızacaklar. Sen bizim özel çocuklarımızın, bize dert olduğunu mu söylemek istiyorsun diyecekler.

Hemen toparlayalım. Hiç öyle bir şey der miyiz? Aksine, dert gibi görünen o çocuklar, anne babalarının dermanlarıdır. Tıpkı yazımızın başlığında yazıldığı gibi. Neyse, yazımızı daha fazla uzatıp da konuyu dağıtmayalım. Önemli olan derdimizi belirleyelim, onu kabullenelim ve de dermanı için çabalayalım. Son söz olarak “Allah kimselere dert verip derman arattırmasın” diyerek yazımızı noktalayalım.                               

                                                                                 

 

 

  • Cuma 30.8 ° / 18.4 ° false
  • Cumartesi 28.5 ° / 15.2 ° Güneşli
  • Pazar 34.3 ° / 19 ° Güneşli