Dr. Fahrettin Şanal


“Eğitimde merhamet, vatana ihanet!”


Askerlik yapmış olanlar başlıktaki sözü bilirler. Yapmamış olanlar da mutlaka bu sözü duymuşlardır. Hakikaten bu ne ağır bir sözdür. Ne demek yani? “Eğitimde merhamet göstermek, vatana ihanettir!” Önce bu sözü bir inceleyelim. Hangi eğitimde? Askeri eğitimde mi, Milli Eğitim okullarındaki eğitimde mi, yoksa Üniversite eğitiminde mi?
Ne dediniz? Hemen aklınıza, tabi ki Askeri Eğitimde gösterilecek merhamet vatana ihanettir, düşüncesi gelir!Askeri eğitim elbette çok önemlidir. Hani klasik sözler vardır. Bir örnek vereyim. Barışta (eğitimde) ter dökmeyen, savaşta kan döker. Yani başka bir deyişle, barış zamanında ter akıtmayan kişiler, savaş zamanında kanlarını akıtırlar! Bu mantıkla gidersek hakikaten Askeri eğitimde merhamet olmamalıdır. Olmamalıdır ki, “Güçlü ordu, Güçlü Türkiye” düşüncesi her vatandaşta hakim olsun. Askeri eğitim gibi bir konuda dört aylık askerlik (1983 Menemen) yapmış birisi olarak ahkâm kesmek benim için yanlış olur.
Belki asker/askerlik karşıtı olan “tatlı su frenkleri” görümündeki kişiler, askeri eğitimdeki disiplini eleştirebilirler. Özellikle de “merhamet” kelimesini ön plana çıkarırlar. Bana göre ise sadece askeri eğitimde değil, eğitimin her kademesinde gösterilecek merhamet, vatana ihanettir! Sizce de, değil midir?
Tam da sırası geldi. Otobüsle Antalya’dan Konya’ya gelirken, zannediyorum bir askeri binanın duvarında “Vazifeyi ihmale sürükleyen merhamet, vatana ihanettir. Mustafa Kemal Atatürk” yazısını gördüm. Bu sözdeki anlam derinliğine bakınız. Göstereceğiniz merhamet, bir kişinin görevini yapmasında ihmale sebebiyet verecekse, bu vatana ihanettir! O zaman bu sözü her alana teşmil edebiliriz. Şu ana kadar başlıktaki konuyu soyut ele aldık. Biraz örneklendirelim. Askeri eğitimde bir komutanın bugün de hava soğuk deyip, askerlere merhamet gösterip, eğitimi yaptırmaması, düşünülebilir mi? Askerlere de yazık çok ağır sporlar, tatbikatlar yaptırmayalım diye bir düşünce olabilir mi? Allah korusun gerçek savaş şartlarını göz önünde bulundurarak askeri eğitim verilmelidir. Yani askeri eğitimde merhamete yer yoktur.
Yukarıda bahsettiğimiz diğer eğitim alanlarında, diyelim ki İlk Öğretimde, Orta Öğretimde veya Yüksek Öğretimde merhamete yer var mıdır? Lisans, yüksek lisans ve doktorada merhamet olmalı mıdır? Tabi burada merhameti biraz açmak gerekir.Türk Dil Kurumuna (TDK) göre “Merhamet birine karşı duyulan acıma hissi ve derinden hissedilen üzüntü anlamına gelir.” Başka bir deyişle merhamet “acıma duygusu” demektir. Buna göre tekrar  soralım Askeri Eğitim dışındaki eğitim sistemimizde, merhamete yer var mıdır? Ya da şöyle sorayım, sivil eğitim sistemimizde merhamet olmalı mıdır? Eğer sivil eğitim sistemimiz de merhamete yer var ise bu vatana ihanet olmaz mı? Amma da abarttın ha, demeyin! Gerçekten
soruyorum.
İlk öğretimi ele alalım. Derslerde başarısız bir çocuğa, acıma duygusu ile bir üst sınıfa geçmesini sağlıyorsunuz. Yani ona merhamet gösteriyorsunuz. Aynı şekilde Orta Öğretim ve Üniversite seviyesindeki öğrencileri düşünelim. Diyelim ki, bir öğrencinize acıdınız, merhamet gösterdiniz, kopya çekmesini bile görmezden geldiniz. Sonuç? O çocuğa, bu millete ve devlete, iyilik mi yapmış oldunuz? “Ama hocam öğrenciyi kopyada yakalayıp disipline verirsem, öğrenci en az bir dönem okuldan uzaklaştırılır. Sadece onunla kalsa iyi bir de siciline işlenir, ahlâk notu düşürülür.” dediğinizi var sayayım. İyi ya, varsın uzaklaştırılsın, varsın ahlâk notu düşürülsün. Neden? Neden olacak? Bir tarafta öğrenci deyimiyle “inekleyen”, dersine çalışan bir öğrenci, diğer tarafta ise hiç dersine çalışmadan kopya çekerek veya başka yöntemlerle sınıfı geçmeye çalışan bir öğrenci!
Esas can alıcı bir örnek vereyim. Düşünün hastalandınız. Doktora gittiniz. O doktorun geçmişte kopya çekerek veya değişik yöntemler uygulayarak mezun olduğunu düşünün. Değişik yöntemler derken bir tanesi,mesela hocalarının merhamet göstermesi diyebiliriz. Böyle bir doktora güvenebilir misiniz? Zannetmiyorum!
Kendi branşımdan bir örnek vereyim. İngilizcesi de yeterli değil, kendisini İngilizce olarak da ifade edemiyor ama, yazık bu çocuk gariban, İngilizce Konuşma dersinden geçsin dersem, bu kime ihanet olur? Eğer böyle durumdaki bir öğrenciye merhamet edip geçer not verirsem torunlarıma ihanet etmiş olurum. Çocuklarıma demedim, çünkü o faslı geçtim. Ama yine de çocuklarımla ilgili gerçek bir hikayemi anlatayım.
Kızım lisede öğrenci iken bir İngilizce öğretmeni benim eski öğrencim imiş. O eski öğrencim/ meslektaşım bana kendisini öğrenciliğinden hatırlayıp hatırlamadığımı sordu.Hatırladığımı söyledim. Meğerse esas söylemek istediği başka bir şey varmış! Ben ona öğrenciliğinde dersin birinde yaptığı hatadan dolayı “Oğlum İngilizce öğretmeni olacaksınız. Yarın benim çocukların dersine gireceksiniz. Şu İngilizceyi doğru düzgün öğrenin!” demişim. “İşte hocam bana böyle demiştiniz. Şimdi ben sizin çocuğunuza İngilizceyi öğretiyorum.” dedi. Aynı olayı oğlumda da yaşadım.
Öyleyse neymiş? Hiç bir eğitim sisteminde merhamete yer yok. Ölçü belli, en azından kendi çocuklarımız, torunlarımız için daha önemlisi ülkemizin geleceği için, eğitimde merhamet etmeyelim! Dahası vatana ihanet etmeyelim!

hasan yanık
7.02.2024 11:27:18
İNGİLİZCE VE RESİM dersi öğretmenleri merhamet etmeseydi benden asla doktor olamazdı.Bir insanın her konuda dahi olması beklenemez hocam SAYGILAR.

  • Cumartesi 28.5 ° / 15.2 ° Güneşli
  • Pazar 34.3 ° / 19 ° Güneşli
  • Pazartesi 29.3 ° / 15.4 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı