Merhaba çok kıymetli okuyucularımız,
Motosiklet, şehir içi ulaşımda büyük bir kolaylık sağlıyor. Trafiğe takılmadan, zamandan tasarruf ederek bir yerden bir yere ulaşmanın pratik yollarından biridir. Elbette motosikletini kurallara uygun şekilde kullanan, kendine ve çevresine saygılı olan sürücüler bu yazdıklarımın dışındadır. Onlara gönülden teşekkür ediyorum. Osmaniye’de ne hikmetse motorsiklet sayısı da oldukça fazladır.
Ancak, özellikle gençler arasında motosiklete karşı kontrolsüz bir tutku haline gelen davranış biçimleri ciddi tehlikeler doğuruyor. Modifiye edilmiş, egzozu patlak, hız sınırlarını hiçe sayan motorlar hem kendileri için hem de toplum için büyük bir tehdit oluşturuyor. Başka bir deyişle gençlerimiz motorsiklete bindikleri zaman dünya ile bağlantısı kesiliyor.
Sevgili gençler, hepiniz bir ailenin evladısınız. Hepinizin arkasında gözyaşı dökecek bir anne, yüreği yanan bir baba var. Sizler bizim geleceğimizsiniz. Sizsiz bir yarın düşünemeyiz. Osmaniye’de ne yazık ki neredeyse her gün bir motosiklet kazası haberiyle karşılaşıyoruz. Bu kazaların çoğunda hayatının baharındaki gencecik fidanlarımızı kaybediyoruz.
Evet, gençsiniz. Kanınız hızlı akıyor, yerinizde duramıyorsunuz. Ama bir kazanın ardından yalnızca siz değil, hepimiz yok oluyoruz. Bir annenin yüreğine düşen ateş, bir babanın gözündeki yaş, bu toplumun vicdanına kazınıyor.
Ne olur, motosikletlerinizi fabrika çıkışı hâliyle kullanın. Hız yapmadan, kurallara uyarak, kendinizi ve başkalarını tehlikeye atmadan kullanın. Sırf daha “havalı” görünmek uğruna motorunuzu kılıktan kılığa sokmayın. Çünkü hiçbir motosiklet, bir gencin tırnağının ucuna bile değmez.
Hayatınız paha biçilemez. Sizi kaybetmek istemiyoruz. Bugün dikkat etmediğiniz bir detay, yarın sevdiklerinizi yasa boğabilir. O yüzden lütfen; aklınızı, sağduyunuzu, sorumluluğunuzu yanınıza alarak yola çıkın.
Unutmayın; bir motosiklet tutkusu, bir ömre mal olmasın!




