Merhaba çok kıymetli okuyucularımız,
Osmaniye gerçekten çok garip bir yer. Sivil toplum odaları ve derneklerinde bir koltuğu kapan başkan istiyor ki, ömür boyu koltuk kendinin olsun ve son nefesini de o koltukta versin.
Osmaniye’de 30 veya 40 yıldır başkanlık yapan insanlar var. Bu konuda Ak Parti güzel bir yasa çıkardı. Sivil toplum örgütlerinin başkanının en fazla iki dönem başkanlık yapabileceğini öngörüyordu. Ancak bazı partiler itiraz etti ve Anayasa Mahkemesi’ne giderek bu yasayı iptal ettirdiler. Halbu ki, bu yasa çok önemliydi ve sivil toplum örgütlerini çok rahatlatacaktı. Bazı insanların yerleri daraldığı için bu yasaya engel oldular.
Osmaniye’de odalar ve derneklere şöyle bir bakın ve araştırın. Sadece Osmaniye Avukatlar Barosu hariç hiçbir oda ve dernekte değişim olmuyor. Eğer mevcut başkanın egosu bitmişse çekiliyor kenara. Yoksa kimse mevcut başkanı vinçle bile yerinden kaldıramıyor. Ondan dolayı da odalar ve derneklerin başkanlar hariç kimseye faydası olmuyor. İşlevini yerine getiremiyor. Tabela derneği olarak kalıyor.
Dün Osmaniye Avukatlar Barosu’nun seçimi yapıldı. İki liste halinde gidildi ve mevcut Başkan Av. Mehmet Karakoç seçimi kaybetti ve yerine Av. Ahmet Şefik Akın seçildi.
Osmaniye Avukatlar Barosu’nda sürekli değişim oluyor. Acaba bu değişimin sebebi barodaki tüm üyelerin akademisyen olmasından olabilir mi? Ben ondan dolayı değişim oluyor diye düşünüyorum. Çünkü akademisyen insanları kimse yönetemez ve kandıramaz. Doğru bildiklerini her zaman çekinmeden yapabilirler. Baroda sürekli değişim olmasını ben buna bağlıyorum. Baro üyelerini bundan dolayı kutluyorum. Değişim her zaman iyidir. Hizmette kaliteyi getirir. Baronun itibarını yükseltir. Keşke aynı değişimler bütün odalarda ve derneklerde olsa. İnanın tabela derneği kalmaz ve her dernek ne amaçla kuruluşmuşsa işlevini yerine getirir.
Bakın biz Osmaniye 7 Ocak Gazeteciler Cemiyeti’ni kurarken tüzüğümüze özellikle başkanın iki dönemden fazla görev yapamayacağını yazdık. Aslında başkanlık hırsı olmayan insanlar için iki dönem fazlasıyla yeter. Çok fazla başkanlık yaparak bir yeri işgal etmek çok yanlıştır. İçinde başkan olma heyecanı olan insanların önünü tıkamaktır. Amacı hizmet olan ve başkanlık etiketini kullanmak istemeyen insanlar için iki dönem fazlasıyla yeter. Kimse oturduğu koltuğu babasının kendisine bıraktığı miras olarak görmemelidir.