Merhaba çok kıymetli okuyucularımız,
Karaçay ağlıyor
Merhaba çok kıymetli okuyucularımız,
Karaçay ağlıyor. Şaka değil gerçekten ağlıyor. Osmaniye’nin yaz aylarında tek nefes alacak bölgesi olan Karaçay bakımsızlıktan adeta kokuyor ve ağlıyor.
Bu kadar güzel bir alana nedense kimse hizmet etmek istemiyor. Çok büyük rağbet gören, oldukça güzel bir alan olan Karaçay kaderi ile baş başa bırakılmış durumdadır.
Karaçayımızın bir köprüsü var, tek bir araç zor geçiyor ve neredeyse yıkılmak üzeredir. Buraya güzel bir köprü yapmak için ne bekleniyor anlamak mümkün değil. İlla bir faciamı olması gerekiyor.
Karaçayın yolları da oldukça kötüdür. Bazı bölgelerinden bir araç ancak geçebiliyor. Oysa ki, yolları genişletmek için alan oldukça müsaittir. Yolların kenarında çıkan bükler ise, öyle bir kötü görüntü oluşturuyor ki, adeta terk edilmiş bir yer görüntüsü veriyor. Mesire alının birçok yeri bakımsızlıktan darma dağın olmuş. Karaçaya gelenlerde çöplerini rast gele attığı için, her taraf çöplük yığını olmuş. Bir kentin en çok rağbet gören ve en değerli yeri nasıl böyle bırakılır.?
Karaçay deresinin içi de hemen bir bakım istiyor. Birkaç iş makinesi ile Karaçay deresini tertemiz etmek çok zor olmasa gerek. Ancak, yapılmıyor veya yapılmak istenmiyor.
Karaçay adeta balta girmemiş orman gibi. Ne yapılasa o yakışır. Buraya artık gereken ilgiyi gösterin. Böyle ele geçmez yerleri kaderi ile baş başa bırakmayın. Elinizle değerlerimizi yok etmeyin.