Merhaba kıymetli okuyucularımız,
Osmaniye Organize Sanayi Bölgesi (OSB), 1994 yılında kurulmuş ve aradan geçen yıllarda her geçen gün gelişerek bölgenin parlayan yıldızlarından biri haline gelmiştir. Bugün geldiğimiz noktada OSB, yalnızca bölgesel değil, Türkiye çapında da yatırımcıların dikkatini çeken önemli bir sanayi merkezidir. Ancak, tüm bu gelişmelere rağmen, bölgede faaliyet gösteren birçok fabrika ve holding sahibinin Osmaniye ile yeterince bütünleşemediğini üzülerek gözlemliyoruz.
Bu durumun temel nedenlerinden biri, geçmişte Osmaniye’de sosyal yaşamın sınırlı olmasıydı. Ancak artık tablo değişti. Son yıllarda kente birçok marka yatırım yaptı, yeni işletmeler açıldı, sosyal yaşam alanları çoğaldı ve Osmaniye adeta kabuğunu kırdı. Buna rağmen, OSB’de faaliyet gösteren bazı iş insanları hâlâ kenti eski haliyle hatırlıyor, burada yaşanan dönüşümün farkında değiller.
Ne yazık ki çoğu fabrika sahibi Osmaniye’de ikamet etmediği için, şehri tanımıyor ve kentin dinamiklerine dokunmuyor. Oysa bu iş insanlarımız Osmaniyelilerle iç içe olsalar, hem şehir hem de sanayi açısından çok daha verimli bir sinerji ortaya çıkabilir. Çünkü bir şehir sadece binalardan değil, o şehirde yaşayan insanlarla kurulan bağdan güç alır.
Bugün OSB’deki iş adamlarımız genellikle Adana ve İskenderun’unda ikamet etmeyi tercih ediyor. Oysa Osmaniye artık her yönüyle gelişmiş bir kent. Sosyal mekânlarıyla, markalarıyla, yeni yatırımlarıyla modern bir şehir haline geldi. Belki 15 yıl önce Osmaniye’ye gelen bir yatırımcı, hâlâ o dönemin Osmaniye’sini hatırlıyor olabilir; ancak bugün bambaşka bir şehirden söz ediyoruz.
Bu noktada hem yerel yöneticilerimize hem de seçilmiş temsilcilerimize önemli bir görev düşüyor. Sayın Valimiz ve milletvekillerimizin öncülüğünde OSB’deki iş insanlarını bir araya getiren bir program düzenlenmeli; Osmaniye’nin gelişimi, sosyal ve ekonomik değişimi onlara yerinde gösterilmeli. Şehrin sahip olduğu potansiyel, yeni yaşam alanları ve güçlü insan kaynağı mutlaka tanıtılmalıdır.
Unutmayalım; ayrımız gayrımız yok. O fabrikalarda üretilen her ürün, Osmaniye’nin ekonomisine, insanına ve geleceğine katkı sağlıyor. Bu nedenle OSB’deki iş insanlarımızın da bu kenti sahiplenmeleri, ekmek yedikleri topraklarla daha yakın bağ kurmaları hepimiz için kazanç olacaktır.
Osmaniye, sadece üretimin değil, dayanışmanın da şehri olmalıdır.
