Su, yaşamın devamı için vazgeçilmez bir kaynaktır. İnsan sağlığından tarıma, sanayiden enerji üretimine kadar pek çok alanda temel girdidir.
Ancak nüfus artışı, kentleşme, iklim değişikliği ve suyun hatalı kullanımı gibi etmenler, su kaynakları üzerindeki baskıyı her geçen gün artırmaktadır.
Bu nedenle sürdürülebilir su yönetimi, özellikle de içme suyu gibi kritik alanlarda, hayati öneme sahiptir.
***
Sürdürülebilir su yönetimi, mevcut su kaynaklarının bugünün ihtiyaçlarını karşılarken gelecek nesillerin de su ihtiyacını tehlikeye atmadan kullanılmasını esas alır.
Bu yaklaşım, suyun miktarı kadar kalitesini de önceler.
Entegre su kaynakları yönetimi, ekosistemlerin korunması, toplumsal katılım, ekonomik etkinlik ve teknolojik altyapının kullanılması sürdürülebilir su yönetim modelinin temel bileşenleridir.
***
Osmaniye, Çukurova'nın doğu ucu ile Toroslar'ın eteklerinde kurulmuş olan, hem yüzey hem de yeraltı su kaynakları yönünden görece su zengini bir bölgedir.
En önemli yüzey su kaynağı Ceyhan Nehri olup, tarımsal sulamada ve enerji üretiminde kullanılmaktadır.
Osmaniye'ye hizmet eden başlıca baraj ise Aslantaş Barajı'dır. 1.150 milyon m3 hacme sahip bu baraj, hem enerji hem tarım hem de içme suyu tedariği için potansiyel sunar.
Yeraltı su kaynakları ise ilin farklı bölgelerinden sağlanmaktadır. DSİ tarafından yapılan sondajlar sonucu, ilin çeşitli bölgelerinde saniyede 976 litre kapasiteye sahip su kuyuları bulunmuştur.
Bu kaynaklar deprem sonrası acil içme suyu ihtiyacını karşılamakta da kullanılmıştır.
***
Osmaniye'de su kullanımı ağırlıklı olarak tarım alanında gerçekleşmektedir. Özellikle yer fıstığı ve mısır gibi su ihtiyacı yüksek ürünlerin yetiştirilmesi, su kaynakları üzerinde baskı yaratmaktadır.
Şehirleşmenin artmasıyla birlikte konut ve sanayi için su ihtiyacı da hızla artmaktadır. Bu durum, suyun verimli ve dengeli kullanımını zorunlu kılmaktadır.
***
Osmaniye’de suyun etkin ve verimli kullanımı etkileyen faktörleri aşağıdaki gibi sıralamak mümkündür
Altyapı Eksiklikleri: Bazı kentsel alanlarda içme suyu altyapısı eski ve kaçak oranı yüksektir.
Kirlilik: Tarımsal ilaçlama ve gübre kullanımı, yeraltı sularını kirletme riski taşımaktadır.
Plansız Su Kullanımı: Sulama sistemlerinin geleneksel yöntemlere dayanması, su kayıplarını artırmaktadır.
Kuraklık ve İklim Değişikliği: Yıllık yağış miktarlarında gözlemlenen azalma, su kaynaklarını tehdit etmektedir.
****
Yukarıda sayılan sorunlara yönelik yapılabilecekler ise şu şekilde sıralanabilir;
Damla sulama gibi yöntemlerin yaygınlaştırılması,
Kullanılmış suların arıtılarak yeniden kullanımı teşvik edilmesi,
Halkın bilinçlendirilmesi, böylece suyun daha etkin kullanımı,
İçme sularının sulamada kullanımının engellenmesi,
Su kaynaklarının miktar ve kalite bazlı düzenli olarak izlenmesi için veri sistemleri kurulması.
***
İçme suyu yönetimi yerel yönetimlerin ve belediyelerin doğrudan sorumluluğundadır.
Osmaniye, su kaynakları potansiyeli açısından avantajlı bir konumda olmakla birlikte bu kaynakların verimli ve sürdürülebilir kullanımı hayati öneme sahiptir.
Sürdürülebilir su yönetimi anlayışıyla altyapı iyileştirilmeli, modern teknolojiler entegre edilmeli, halk bilinçlendirilmeli ve iklimsel riskler doğrultusunda uyum stratejileri geliştirilmelidir.
Bu nedenle DSİ, belediyeler ve üniversiteler arasında etkin bir koordinasyon kurulmalı; bilimsel araştırmalara dayalı planlama ve uygulama esas alınmalıdır.
Bu yönde atılacak her adım, sadece bugünün değil geleceğin de su güvencesini sağlayacaktır.
Su gibi aziz olasınız.